17 Nisan 2007 Salı

Sessiz Ciglik...


"Gozlerinin hasretinde yuregim bosluklarda sesini ariyor...Yankilansa sesin odama ve gozlerin geceme yildiz misali dusse yeter bana..Baska bir sey istemiyorum....Bir tek gulusun tum acilarima iyi gelecek kadar guzel..Ve seninle yasayacagimiz guzel gunler tum hayatima bedel.. Bos duvarlara ismini soyluyorum ve seni yildizlara soruyorum acaba neler yapti diye...Vurulmusum sana ,gozlerine yaniyorum bir alev topu giibi..
Hasretin sanki volkan gibi kosebaslarinda patliyor..Sensiz dusuncelere dalsam her fikrim kor kursunlara ispat ediyor...Gozlerinden mahrum gecelerim katrana boyaniyor ...Ucurtmalarimi senden haber alir mi diye omuzlarimdan kaldirdim..Yuregimi gocmen kuslarla sana yolladim..Bos gelmeyeceklerdi biliyorum...Yuregini ve gozlerini birakacaklardi avuclarima...

Acilarin yarinlarda mujde kokan ciceklerdi..Dusunsene karlarin altindaki citlenbikleri...Aylarca toprakla kar arasinda kalirlar..Ama iclerinde hicbir zaman umutsuzluguna yenilmezler.Yapraklari hazani andirsa da icindeki umutlarini sererler dudaklarina..Bahar oldu mu nazli bir gelin gibi gunesin koynuna girerler.. Tum umutlarini gunesle sevda kokan yureklere sererler...Ayni o misal sende hicbirseye yenilmeyeceksin..Yarinlarini bahar addedip icindeki sevgi yapraklarini yuregime sunacaksin..Her yapragida olumune sevdanin naif durusunu, yalnizliga karsi dik basliligini ve acilara karsi ����netini gorecegim..Gordukce simsiki saracagim seni..Birakmayacagim seni acilarin kollarina ...Bu kadar kolay pes etmeyecektik fani yaralarimiza...Iyilesmesi yillari surecek acilarina ben her gun nefesimle merhem olacagim..Yavas yavas iyileseceksin...her guneste sana umutlari birakacagim ve gozlerin dunden daha iyi parliyorsa o zaman daha cok saracagim iyilesmen icin...Tum acilarina ben kefilim..Yeter ki sen mutluluklara gulumse.''

Olumsuz Kirmizi Guller..

Kan rengi, kipkirmizi gullere bayilirdi. Zaten onlarla
adasti da. Rose... Gul... Kocasinin sevgili Rose'u... Her yil
Sevgililer Gunu'nu kapinin onunde buldugu enfes fiyonklarla
suslu kucak dolusu kirmizi gullerle kutlardi. Hic aksamadan.
Hatta, esini kaybettigi yil dahi kapisi calinmis, gulleri kucagina
birakilmisti..Tipki gecmiste oldugu gibi, kucuk bir kartla birlikte..
Her yil gullere ilistirdigi karta ayni cumleleri yazardi:
"Seni, gecen sene bugunkunden, daha cok seviyorum..."
Birden, bunlarin son gulleri oldugunu dusundu.. Onceden
ismarlanmis olmaliydi.. Olecegini nasil bilebilirdi?..
Zaten her seyi onceden planlamayi ve yapmayi severdi,
yumurta kapiya gelmeden...
Gulleri ozenle iceri tasidi..saplarini kesti, vazoya yerlestirdi..
Vazoyu da konsolun uzerine, esinin kendisine gulumseyen
fotografinin yanina koydu. Orada kocasinin koltugunda
oturup saatlerce guller ve fotografi seyretti sessizce..


Bitmek bilmeyen bir yil gecti.. Yapayalniz ve huzun dolu bir yil..
Sonra bir sabah kapi calindi.. Tipki eski gunlerde oldugu gibi..
Kirmizi gulleri, uzerinde kucuk kartiyla birlikte esikteydi..
Sevgililer Gunu'nu kutluyordu. Gulleri iceri aldi. Saskinlik
icinde dogru telefona gitti. Cicekci dukkanini aradi...
Onu bu kadar uzmeye kimin hakki vardi ?
"Biliyorum" dedi, cicekci.. " Esinizi gecen yil kaybettiniz..
Telefon edeceginizi de biliyordum.. Bugun size yolladigim gulleri
cok onceden ismarlamis, parasini da odemisti.. Hep oyle
yapardi zaten, hic sansa birakmazdi. Dosyamda talimat var.
Bu cicekleri size her yil yollayacagim. Bir de ozel kart vardi,
kendi el yazisiyla. Bilmeniz gerek diye dusunuyorum..
Olumunden sonra ciceklere ilistirmemi istedigi kart..."
Rose hickiriklar arasinda tesekkur ederek telefonu kapatti.


Zarfi acarken parmaklari titriyordu...
" Merhaba gulum" diye basliyordu, kart.. " Bir yildir ayriyiz.
Umarim senin icin cok zor olmamistir. Yalnizliginii ve acilarini
hissedebiliyorum. Giden sen, kalan ben olsaydim neler cekerdim
kimbilir? Sevgi paylasildiginda yasamin tadina doyum olmuyor.
Seni kelimelerle anlatilmayacak kadar cok sevdim. Harika
bir estin dostum, sevgilim benim... Sadece bir yildir ayriyiz.
Kendini birakma. Aglarken bile mutlu olmani istiyorum.
Onun icin bundan sonraki yillarda guller hep kapimizda olacak.
Onlari kucagina aldiginda paylastigimiz mutlulugu ve
kutsandigimizi dusun. Seni hep sevdim.. Her zaman da
sevecegim. Ama yasamalisin. Devam etmelisin... Lutfen..
Mutlulugu yeniden yakalamaya calis. Kolay degil,
biliyorum ama bir yolunu bulacagina eminim....
Guller, senin kapiyi acmadigin gune dek gelmeye devam
edecek. O gun cicekci bes ayri zamanda gelip kapiyi calacak,
eve donup donmedigini kontrol edecek. Besinciden sonra
emin olarak gulleri ona verdigim yeni adrese getirip
seninle yeniden ve ebediyyen kavustugumuz yere birakacak..
SENI SEVIYORUM GULUM..."

Olumsuz Kirmizi Guller..

Kan rengi, kipkirmizi gullere bayilirdi. Zaten onlarla
adasti da. Rose... Gul... Kocasinin sevgili Rose'u... Her yil
Sevgililer Gunu'nu kapinin onunde buldugu enfes fiyonklarla
suslu kucak dolusu kirmizi gullerle kutlardi. Hic aksamadan.
Hatta, esini kaybettigi yil dahi kapisi calinmis, gulleri kucagina
birakilmisti..Tipki gecmiste oldugu gibi, kucuk bir kartla birlikte..
Her yil gullere ilistirdigi karta ayni cumleleri yazardi:
"Seni, gecen sene bugunkunden, daha cok seviyorum..."
Birden, bunlarin son gulleri oldugunu dusundu.. Onceden
ismarlanmis olmaliydi.. Olecegini nasil bilebilirdi?..
Zaten her seyi onceden planlamayi ve yapmayi severdi,
yumurta kapiya gelmeden...
Gulleri ozenle iceri tasidi..saplarini kesti, vazoya yerlestirdi..
Vazoyu da konsolun uzerine, esinin kendisine gulumseyen
fotografinin yanina koydu. Orada kocasinin koltugunda
oturup saatlerce guller ve fotografi seyretti sessizce..


Bitmek bilmeyen bir yil gecti.. Yapayalniz ve huzun dolu bir yil..
Sonra bir sabah kapi calindi.. Tipki eski gunlerde oldugu gibi..
Kirmizi gulleri, uzerinde kucuk kartiyla birlikte esikteydi..
Sevgililer Gunu'nu kutluyordu. Gulleri iceri aldi. Saskinlik
icinde dogru telefona gitti. Cicekci dukkanini aradi...
Onu bu kadar uzmeye kimin hakki vardi ?
"Biliyorum" dedi, cicekci.. " Esinizi gecen yil kaybettiniz..
Telefon edeceginizi de biliyordum.. Bugun size yolladigim gulleri
cok onceden ismarlamis, parasini da odemisti.. Hep oyle
yapardi zaten, hic sansa birakmazdi. Dosyamda talimat var.
Bu cicekleri size her yil yollayacagim. Bir de ozel kart vardi,
kendi el yazisiyla. Bilmeniz gerek diye dusunuyorum..
Olumunden sonra ciceklere ilistirmemi istedigi kart..."
Rose hickiriklar arasinda tesekkur ederek telefonu kapatti.


Zarfi acarken parmaklari titriyordu...
" Merhaba gulum" diye basliyordu, kart.. " Bir yildir ayriyiz.
Umarim senin icin cok zor olmamistir. Yalnizliginii ve acilarini
hissedebiliyorum. Giden sen, kalan ben olsaydim neler cekerdim
kimbilir? Sevgi paylasildiginda yasamin tadina doyum olmuyor.
Seni kelimelerle anlatilmayacak kadar cok sevdim. Harika
bir estin dostum, sevgilim benim... Sadece bir yildir ayriyiz.
Kendini birakma. Aglarken bile mutlu olmani istiyorum.
Onun icin bundan sonraki yillarda guller hep kapimizda olacak.
Onlari kucagina aldiginda paylastigimiz mutlulugu ve
kutsandigimizi dusun. Seni hep sevdim.. Her zaman da
sevecegim. Ama yasamalisin. Devam etmelisin... Lutfen..
Mutlulugu yeniden yakalamaya calis. Kolay degil,
biliyorum ama bir yolunu bulacagina eminim....
Guller, senin kapiyi acmadigin gune dek gelmeye devam
edecek. O gun cicekci bes ayri zamanda gelip kapiyi calacak,
eve donup donmedigini kontrol edecek. Besinciden sonra
emin olarak gulleri ona verdigim yeni adrese getirip
seninle yeniden ve ebediyyen kavustugumuz yere birakacak..
SENI SEVIYORUM GULUM..."

Sahibini Arayan Mektuplar

Gozlerine baktigim zaman susmanin bir sebebi olmali. Bana kendini anlat. Korkularini, dileklerini soyle bana. Asktan ne bekliyorsun? Dostluk mu? Al, istedigin kadar... Yuregimi apacik onune seriyorum iste! Orada sevdigin, istegin ne varsa al, senin olsun. Sana arzularimin otesinden sesleniyorum.

Aydinlik! sen en guzel aydinlik! Bizi birakma. Kalplerimizde girmedigin kose kalmasin. Cek, kurtar bizi insan yaratililisimizin korkunc karanligindan. Icimizde, ta derinlerde kukreyen o vahsi hayvani sustur. Dusuncelerimizi tirmalayan o kanli penceden kurtar bizi. Unutulmuslarin dunyasinda biz unutmak istemiyoruz.

Haydi sevdigim sen de ac yuregini. Dostlugun o olumsuz isigi dolsun icine. Saclarimi oksadigin zaman, annemin eli sanmaliyim ellerini. Dudakalrindan yalniz askin hazzini degil, dostlugun doyulmaz ickisini de icmeliyim. Bana once insanligimi ogret, bana unutmamayi ogret. Seni hic unutmak istemiyorum.
Bilinmeyen ickilerin en zevk dolu sarhoslugunda yasayalim seninle. Kurtulalim bu korkulardan, bu caresizliklerden.

Beni hic unutmayacaksan sev, usanmayacaksan sev. Birlikte yasadigimiz her dakika omrumuzun bir yilina bedel olmali. O dakikalari hatiralarin sonsuz
mezarligina goemceksek hic yasamayalim.

Once zamandan kurtulmaliyiz oyleyse. Birbirini yenilemeli saatlerimiz. Yarin bu gunu aratmamali. Yercekiminden kurtulurcasina asmaliyiz zamani seninle. O dost zamani, o dostca zamanlari.

Bana "gel" dedigin an; mesafeler de anlamini kaybetmeli. Yollari dakikalarla, gunleri kilometrelerle olcmemeliyiz. Beraberligimiz, butunlugumuz hic bitmemeli. O hic sonmeyen dostluk atesinin cevresinde hep boyle elele, dizdize olalim. Ne yagmur sondurmeli o atesi ne ruzgar. Yureklerimiz hep boyle isil isil olmali alevlerinde.

Hadi sevdigim, sen de ac yuregini. Bana kendinden bahset. Hep ben ol, durmadan ben ol istiyorum. Dudaklarim kurudu bak! Bir yudum su ver guzellignin
pinarindan. Aciktim dersem iyiliginle doyur beni. Usuyorsam; yalniz dostlugunun atesinde isinsin ellerim.

Benim olma demiyorum. Ama once ben ol. Inan, ben hep sen olacagim, bastanbasa sen oldugum icin.

Askta kaybettiklerimizi dostlukla tamamlayalim. Gel, aydinlik, bizi bekliyor..

ah bu gonlum

Su an bana gonderdigin turkuyu dinliyorum ve ikimizin ne kadar ortak noktasi oldugunu dusundum bir an. Hayat ne acimasizki bizleri iki arada birakabiliyor ansizin. Hic ummadigin bir anda, tam hersey yolunda iste derken; baska daha ne isterim istediklerimin hepsine sahibim derken; karsina gonlunu verebilecegin, simsiki sarilip hic birakmak istemedigin birini cikartiyor. Haydi bakalim coz cozebilirsen!

Yanlis anlama ben hala aska inanmayanlardanim. Ama senden aldigim enerji, elektrik adini sen koy, beni benden aliyor hala. Kavusmak imkansiz o yuzden mi dersin? Yoksa ulasilmazlik midir bu kadar heyecan katan? Yalnizlik isi daha da zorlastiriyor ama baska bir aciklamasi olmali bu isin! Herseyi oluruna birakip icinin sesine mi kulak vermeli, yoksa kalbe bir sus deyip, yeni bir buz kalibimi yerlestirmeli mi tekrar. O kadar zaman oldu ki bu duygulari hissetmeyeli. Yillar oldu inan. Tam artik tamam, benden gecti, artik kimseleri sevemem, dedigim anda tekrar eskiler tazelendi. Icimde bir seyler alt ust oldu.Ahh bu deli gonlum ne zaman anlayacak! Ne zaman adam olup, durulacak!

Bir gecenin karanligina gizlenmis oturuyordum yalniz. Karsimdaki televizyonda birbirine deliler gibi asik bir cifte gozum takildi bir an. Onlarin mutlulugunu kiskandim.Kendime uzuldum. Gercekleri kabul etmek isime gelmedi ama iste oracikta yapayalniz oturan ben, hayali bir ciftin sevgisini kiskanacak kadar caresiz hissetmistim kendimi. .


YAZAN:
ESENGUL YAMAN
10:05:2006

puffff

Sewiyorumm peky.. Sen ?

bir kus...

slm
ben gecen gun 5.5 mm (22 cal) bir tufek aldim uzerine de 4x20 lik bir durbun taktim neyse 3 arkadas dama ciktik diger apartmana BIR SERCE KONDU
tufegin cikis hizi 225 m/sn ve 22 joule civarinda enerjiye sahip
diger damin antenine konmustu bende mesafeye bakip durbun den nisan aldim
mesafe 20-25 metre vardi bir siktim ki :
one sikis kustan tuy paskirdi ama neydi be sonra oldugu gibi dustuuu
vaybee dedim bune vahset bu tufekle herhalde daha neler yapilabilir
benim gibiler tufek kullanicilariini infiale sokuyor dedim.

ama ALLAH var tufek cok gucluydu
aslinda uzulmuyorum onu vurdugum icin sadece denize bir tuz daha atildi yada alindi bu benim gecmisimi degistirmeyecegi icin ....

Ilk defa

ilk defa bu gece aglayarak seni bekledim belkide hayatimda bu kadar ihtiyac duymadim kimseyi aramadim her zaman kendi kendime cozmeye calistim herseyi icime at mistim ve ilk defa bu kadar caresiz lige isyan ettim deger verdigim birini aradim ama yoktuu :((

Onu Sadece Tanri YargilarmiS !!!

����K �qL�M�S�yL� ��L�N�R �LL�H �ff�tM�S�YL� OL�rD� ��R G�N �Ld�T�RS�N ����K D�G�L�M �GL�M�M �LL�h D�G�L�M �ff�tM�M:!!! koluna dovme yaptirmissin beni sadece tanri yargilar die . ama sunu unutma sakin allah effeder PIYER affetmess !!!

BeN BeCeRiKSiZiN TeKiYiM

Ya ne zamandir su hossohbete girerim su forumda ancak uye olabildim. Kac kere denedim ugrastim her seferinde bi hata verdi acaba neyi yanlis yapiyorum diye dusunup durdum. Her seferinde denedim denedim ama olmadi. En sonunda vaz gectim.Dermisim bende ole bi goz varmi bakin bakiyim bana )))
Nasil oldu anlamadim ama uye oldum foruma galiba BECERiKSIZIM bunu anladim.
Uye oldum olmasina ama simdi napcam ben yaw.Bazan kayboluyorum forumda o kadar karisik geldiki bana yardimci olun biriniz.

KomIk Ve Utandiran Anlariniz!!!

simdi... anlatacagim olay bi gecen yil bu zamanlar oldu...gunlerden cuma istiklal marsi okuyacaktiok iste...herkes sirayi giriyodu...benim bi kiz arkadas wardi beni cok seviyordu fakat ben fazla sicak degildim iste kendine...neyse tam asagi iniyodum, koridorda daki masanin yaninda beni tuttu..we agladi ..ben yuz vermedim once tabii hickiriklarini duydum ve biraz yumusadim...tam inecektim asagi bu defa senden sadece bir sey istiyorum dedi. "seni seviyorum" bana soyle dedi...bende hemen kurtulmak icin dedim.. kizda bana yapisti bende falan filan iste..tam buarada sizce noldu...durun anlatayim... "bizim mudur fantaziniz bittiyse asagi inin" demezmi...(masanin ustundeki mikrafonu nasil fark edemedim hala anlamiyorum) [tabii disarde herkez hazirol vaziyetini almis bizim tatismamizi ve fantamizi dinliyormus..].asagi indigimizde herkez bize bakiyo...hayatimin en korkunc gunuydu...iyike okul kapanmasina az kalmisti yani!!!

bence okunmasi gereken bir yazi.

selamlar. bu yaziyi 15.06.2006 tarihinde sabah gazetesi guzin abla kosesinde okudum ve oldugu gibi sizinle paylasmak istedim
merhaba guzin abla ben 22 yasinda dogu kokenli bir ailenin ilk kizlariyim.
Artik ne paymam gerektigini bilmiyorum.
Cevap vermesen de sadece anlatmak sana icimi dokmek istiyorum.
K ucuk yaslarda akrabalarimin kizlari ve ogullari tarafindan defalerce fiziksel tacize ugradim. Cok korkaktim ve bunu kimseye anlatamiyordum.
Ailede siddet goren biriydim.bu benim daha cok urkek olmama yol acti.
Ilkokul yillarimda 5 sene boyunca sinifta kimseyle konusmadim hic arkadas edinemdim.
Hep insanlardan kactim. Her yerde ayni sey oluyordu ve ben kendimi koruyamadim hic.
Ta ki ortaokul yillarima kadar
Bundan sonra acildim ve cesaret verdi yeni bir donem bana .Artik pek cok insanla konusuyordum ve kimsenin bana zarar veremsine izin vermiyordum.Her tanistigim insan bana Hayat dolusun derdi. herkeze guvenirdim ki bunu asla degistiremedim.
Lise yillarimda herkez bana hayrandi. Ailemin yoksul olmasi beni hic etkilemdi.
Hep kendime dikkat eden guzel diyemesemde dikkat ceken biriydim.Hayat benim icin sanki gulmek demekti.
Gulmedigim o yillarin acisini cikarmak ister gibiydim.
Babam uzakta yazlik bir kasabada insat isiyle ugrasiyordu.17 yasindaydim onun yanina tatile gitdim.
Herkese guvenmem basima olmadik isler acti.
Babamin iscisi babam yokken bana tecavuz etmeye calisti yine yikildim ama kurtuldum elinden.
Sadece dayak yedim ve kosarak denize acildim attim kendimi mavilige.
Suyun altinda dusundum sadece dayak yedim hic bir seyim yok benim dedim ve tekrar hayata dondum kaldigim yerden
Universite sinavlarini kazandim ama olmadi.Bir kiz tek basina gidemez ya sana para yetistiremezsek dediler 19 yasinda biriyle tanistim.
Evlenmeye karar verdik ve tum ailem akrabalarim herkezle tanistirdim.
O da bana sahip olmaya calisti ve basardi.1 hafta sonra hayatimdan cikti gitdi.
Olmek istedim bu kez olume cok yanastim 1 hafta yogun bakimda kaldim ailem bana iyi davrandi ama hic bir zaman gercegi soylemdim.
Kendimi topladim ve su an calisiyorum. bir hukuk burosunda sekreterim.430 YTL maasim var bir de erkek arkadasim var.
Ona her seyi anlatdim simdi bana daha yakin duruyor. Yine de korkuyorum ama o bunu anlamiyor.
Bazen ayrilmak istiyorum ama aileme soylemsinden korkuyorum. duyarlarsa beni oldururler. bana akil verecek insanlara ihtiyacim var............................................... ..


iste buyurun yorum sizin arkadaslar

Bu duygunun adi yok..

Su an parmaklarim sadece seni yazmak istiyor Kalbimin seni istedigi gibi..
Seni yazmak ne kadar guzelse..bir o kadar da zor Bir bilsen bu aralar ne kadar uzaksin bana..
Sana daha yakin olmak icin ..Durmadan seni hayal ediyorum.. Seni..!!

Hayaller kuruyorum seninle ilgili..Hani olsaya diyorum;..
Her sabah senin kokunla acsam gozlerimi gune.. ve her sabah sana dokunsam gozlerim kapaliyken henuz Tum gece sicakliginda dalsam uykuya, ve butun gun seni gormenin heyecaniyla beklesem aksami...
Gecelerden korkuyorum simdi sensiz gectikleri icin..
O gun gelse her geceyi oyle basarim ki bagrima sen gibi!..Ama.. ama sen yoksun

Su an cok guzel bir ask sarkisi caliyor.. Ayni sarkiyi defalarda bastan bastan dinliyorum, oyle bir an geliyorki huzuru hissediyorum ve duruyorum onu sadece hissediyorum bir an icindeyim saniyorum ama aslinda baktigim bir resim bu Sarki hala calmaya devam ediyor kim bilir belki onuncu kere dinliyorum ve hala hissetmeye devam ediyorum. Icine girmek istiyorum bu guzel sarkinin bir notasi olmak istiyorum... Gucumun yetmedigi seyleri istiyorum bir notanin icinde erimek, duyulmak, sevilmek, dinlenmek sonrada tekrar calinincaya dek susmak kaybolmak istiyorum...

Sarki hala caliyor ve ben orda olamiyorum icine giremiyorum ruhum notalarinda eriyip yok olmuyor. Sadece dunyadan kopuyorum bir kac saniyeligine..Sonra gercege donuyorum..

Senin icin varoldugunu bildigin, senin icin nefes aldiginin farkinda oldugun bir yurekten zorunlu olarak ayri kalmak ne zor
Cok uzakta bir sen gorurum hayalimde, kosarim kavusmak, koklamak, sarilmak icin sana; Sonra uyanirim..her tarafim ucurum..Sanki bir adim atsam sensizlikte yok olup gidecekmisim gibi.. Iste o an olurum..Gozlerimden bir damla sen duser, aglamakli olurum. Gecenin karanligi korkutur, goz yaslarim bogar beni.

Inan ki bir fisilti gibisin karanlikta kulaklarimda cinlayan, ruhumu, duygularimi oksayan ve kanimda damla damla akan.
Seni bekliyorum her gunes isiginda ve her gun dogusunda.
Her kizilliginda aksamin, icime bir ok giriyor tum bedenimi tariyor sanki... Icim kanlaniyor, akisi yavasliyor
Her aksam umidimi kendime gomup tutuyorum evin yolunu... O yalniz yatak, sensiz sesler ve bos icim. Sen olmadigindan mi bu yabanilik diyorum bazen... Oyle evet... Senin oldugunu animsiyorum..
Gulumserdim ben... Gulerdi yuzum, gozlerim. Sana bakmak, bakmasam da seni hissetmek yeterdi bana& Yine hissediyorum ben seni ama ellerim havada... Boslugu tutuyorum Boslukta geziyor gozlerim Ey adina omrumu adadigim nerdesin?. Gelsen Cok sey de istemiyorum aslinda sadece son bir kez gelsen..Yumasacik teninle sarsan beni..derin derin ceksem kokunu son bir kez icime..Cekeyim ki; bir daha gitsen de kokun kalsin uzerimde
Bilirsin ben en cok geceleri paylasirim sevgimi seninle... Gozyuzundeki bir yildiza bakacagim bu gece ve bu bizim yildizimiz deyip gulumseyecegim gecenin karanliginda.. Yuregimi yuregine katmis kosuyorum yine sana...Savunmasiz, sakinmasiz, sinirsiz sevgimi haykiriyorum sana... Evet..Seni hala..ama hala Cok Seviyorum..




Esengul Yaman




TesekkUr Sergen

Bu Tesekkur Sana Sergen ) Insanlara Hastalik Hastasi Bagimlilik Yapan Bu Bilgisayar Ve Chat Ortamindan Sebeb Olup Kurtardigin Icin TeseUrler

Zor Oldu Ama Basardim

Selam ( Gercekten Zor Oldu Ama Basardim Eskiden 15.dk Zamanim Olunca Bile Sohbete Girer Bakardim Kimler Var Diye Ama Su Son 2.3 Haftadir Adim Atmiyorum . Birde Su Var Serverde Konustugum 3.4 Kiz Arkdasim Vardi Artik Onlarla Irtibat Kuramiyom Benim Icin Tek Zor Olan O

Lutfen Okuyun Bunu

Arkadaslar oncelikle ben BarkoT yada CiNNeT ( hangisi ile taniyorsaniz );
Yillardir sohbetin uyesiyim ve bir yildan az bir suredir de forum uyesiyim.
Burada hep asiligim ile goze battim, bundan sebeptir ki, taniyan herkes asi biri olarak bilir beni. Bunun yani sira sevenlerim de var azimsanmayacak sayida.
Sonuc olarak baktigimda sevenler cok sevdi, sevmeyenler de cok nefret etti diyebilirim ( tabiri caizse )...

Hakli haksiz olayina girmeyecem. Cunku asla kendimi haksiz gormedim. Belki olaylar karsisinda tepkim olmasi gerekenin ustunde oldu ama bosuna degildi.
Neyse olaylari fazla desmenin anlami yok.

Basta yonetici arkadaslar olmak uzere cesitli olaylarda kirdigim, uzdugum yada uzerine fazlaca varip incittigim herkesten ozur diliyorum. Bunu bir eziklik yada kaybetmislik cercevesinde yapmiyorum. Sadece insanlari bundan gayri incitmek istemedigim icin yapiyorum.

Kafamda hep duzgun bir insan portresi cizdim. Yalan atmayan, durust, haksizlik yapmayan, insan satmayan, bazi seylerin arkasina siginip is cevirmeyen, elindeki artilari kotuye kullanmayan bir insan modulu dusundum hep. Ama sanirim bu yanlis erdemlerin tamamindan muaf insan yokmus ( ben de dahil ).
Hep dogru insanlari arayip bulmaya calistim. Yanlislarla karsilastikca da yerden yere vurdum cogu zaman, bazisini bir kalemde sildim (vs.).

Tekrardan yonetici arkadaslar basta olmak uzere herkesten ozur diliyorum. Elimden geldigince asilesmeyip, tartisma olaylarina girmemeye gayret gosterecegim. Ricam sudur ki; baskalarinin da beni tartisma ortamina cekme gayreti icinde olmamasidir. Cunku bazi konulardaki hassasiyetimi bilip kasten tartisma olayi gecmiste cok yaratildi bazi kisiler tarafindan ve bir defa adim ciktigi icin yine ihale bana birakildi. Neyse kimseyi sevmek zorunda degilim. Tabii ki kimse de beni sevmek zorunda degil ama elimden geldigince sevmedigim insanlari bile kirmayacagim artik.

Hersey gonlunuzce olsun

Ozur Dilerim Kirdigim Herkesten ( Insanligi Ben Degistiremem Ya )...

ask sen nelere kadirsinn

bilirsiniz lise yillarini insan kipir kipir olur kani kaynar yada nebilim en deli caglaridir insanin ve o deli cagda da tabiki asklarida olacaktir.

ben o yillarda tabi herkes gibi dersten kacmanin bir meziyet oldugu donemde okeye bilardoya yada nebilim ya okulda olan kurallari cignemek icin elimizdeki butun gayreti gosteriyoduk yada gostermeye calisiyrduk

yine okul basladi tabi biz yine haylazligimz muzipligimiz usutumuze tabiri cayizse okulda illlah dedirtiyorduk )))

o yil bizim okulda bazi ogretmenler degismisti onceki cografya ogretmenimiz hemcinsimizdi pek ona ilgi duymuyodum dogrusu ))))

ama ilk sinfa gireer girmez ben yine eski hocayi beklerken sinifa bir afet girdi
allahim allahim bu neydi ogretmen olamazdi bir ogretmen yani bu kadar guzel olamazdi ))) yani o ogretmen bildigimiz ogretmen kriterlerinin epeyy disindaydi

gorur gormez ona asik olmustumm artik cografya derslerini hic kacirmiyordum
birakin haylazligi sirf beni dikkate almasi icin hergun evde cografya calisiyordum
oteki dersler umrumda bile degildii ))

o bir soru sorunca bilmesem bile parmagimi kaldirirdimm onun gozune girmek icin
neler neler yapmadim off off tam bir tabiri cayisse nasil derler (inek ) oldum.)))
hergun biraz daha ona kaptiriyodum kendimi o kadar kendimi kaptirmistim ki onun icin giyiniyor onun icin susleniyordum..

ve onu asiri derecede kiskaniyordum sinifta onunla konusan cocuklari ders cikisinda tehtid ediyordum biri bi laf dese ders aralarinda yanimda cok guzel bir hoca die patttttttttt die vuracak asamasina gelmistim o kadar kaptirmistim kendimi

ve ona artik askimi ilan etmenin zamani gelmisti die dusundum ve kafamdaki plani uyguladim yazili yaptigi zman yazili kagidina ona asikimi ilan edecektim ve herkes sinavda sakir sakir sorulari yazarken ben ona ilan i ask ediyordum )))

ne mi olduuu

mudure gostermis kagidi once guzel guzel mudurumuz sag olsun benimle cok ilgilendi cok sevdiii )))))))))
sora aileme bildirdi disiplin cezasindan zor kurtuldum ve o sene o sinifta cografyadan kalan tek insan bendimmmmmmm )))))))

emekerime mi yanimm yoksa askima mi yoksa yedigim tokatlarami offfff ask off nelere kadirsinn sen

Bitmis bir askin ardindan soyleyeceyiniz son soz ne olurdu?

YorumLarinizi �ekLiyorum ArkadasLar!!!

ßu itirafa kulak verin !!!

�u kadin manyaq yaa ... izmitte marina sahilinde takiliorum bi gun tek basimayim. guzel bi kadin geldi yanima oturdu...ama hali perisan . tabi bi derdi oldugunu anladim ama sormadim
kendisi solicekti nede olsa.kusura bakmayin sizden bi ricada bulunabilirmiyim dedi ! bizde cuneyt arkinlik yapcaz ya buyrun dedik :D ceketini cikarip onumu kapatirmisin dedi sasirdim ! ok dedim kalktim ve ceketimle onunu kapattim . aman allahim kadin pantolonunu cikarip ic camasirini degistirmezmi !!!! dondum kaldim valla..tsk ederim dedi ve cekip gitti..ne kadar rahat yaaaaaa :)))))))

Anne kimdir?

Bir erkek cocugun kaleminden cikmis bu yaziyi siz de okuyun
> ANNE, dunyada karsilik beklemeden borek yapan tek insandir ...
> Karsiliksiz sevginin ete kemige burunmus halidir ! Ne kadar uzsen de 10
>dakika sonra seni affeden zarif bir memeli turudur, yagli bile olsa
> tiksinmeden sacini oksayan, kucagina yatiran, opup koklayan tek
> varliktir, melegin sut verebilenidir. Yarasin diye muhallebinin icine
> ciger katarak cocuguna yediren manyaklik derecesinde yaraticidir. Yemek
yemeyen cocugun dikkatini cekmek icin elindeki tencere ve tavalarla
> maymunluk yapabilen kisidir, kafayi cocuklariyla bozmus, gobek bagi
> kopsa da yurek bagi asla kopmayan, sevgi dolu fedakar insan disisidir,
> bulasik, utu, vb yaparken bile otomatik olarak cene calan, kendi
> kendine konusan, anne ne diyon dediginizde 'sen kendi isine bak, bi de
> senle ugrasmayayim' seklinde asortik cevaplar verendir, "Ulen eve bi
> saat gec gelsek vir vir vir" seklinde kadin dirdiri denen mereti
> erkeklere daha kucukten belletendir, yemek uzmani, duzen insani,
> bilgili, kulturlu - her seyi bilen sahsiyettir, yavrularini yol
> tarafindan degil, kaldirim tarafindan yurutendir, dizi dizi incidir
> lakin gerektiginde laf sokma dalinda da birincidir, sevgiliden ayrilma
> haberi verildiginde, "amaaan ben sana daha guzelini bulurum" diyebilen
> komik bir karakterdir, ''Oglum aradim yoktun. Bende mesaj atayim dedim
> sana. Gelince ara beni emi aslan evladim. Sapkasiz cikma o karilarla.
> Kara borulcem benim optum annen'' seklinde mesajlar atabilen,
> teknolojiyi israrla reddeden, kabullenemeyen, kafasina gore yorumlayan
> bilisim dusmanidir,
> *** ama ... ama dunyanin en guzel kucagina sahip, en guzel kokan,
> harikulade bir varliktir ***
> olmadik yerlerde "iyi ki dogurmusum ulen seni!" diyen ve benim hatirima
> benimle freddy mercury dinleyen bir sabir agacidir, evlatlarini asla
> ayirmayan, ayni zamanda birbirinden koruyan guc abidesidir evde bir
> yere uzandiginiz an orada temizlik yapacagi tutan, temizlik konusunda
> kayisi kopardigindan temizlikci gelecek diye evi temizleyen balans
> ayari kacmis temizlik kaynagidir, mutfakta yasayan, evde herkesi idare
> eden ve geceleri baba denen yasal sevgilisiyle sevisen bi tur canlidir,
> iyiligin, merhametin, acayip bir sefkatin, sadakatin, sevginin
> guclerini birlestirdigi sonsuz bakiredir !!
> oglunun damat - kizinin gelin oldugunu gorunce,
> cocugu mezun olunca,
> cocugu gol atinca,
> cocugu hasta olunca,
> cocugu askere gidince,
> asmali kabagi seyredince,
> dolar yukselince
> velhasil buna benzer ota-boka bissuru seye aglayabilen, bu mesaji
> okurken duygulanip - gozleri dolabilen, aglamaya meyilli bir yapisi
> olan duygu pinaridir,
> son kiiii uc dort; uzakta dursa da yakin hissedilen, cani hep istenen
> asla vazgecilmeyen, dizinin dibinde olmak istenen, evlatlarin varligini
> varligina armagan edebilecegi, *** islak - kuru ama heeeep duygulu***
> en onemlisi; kici basi oynamayan tek kadin modelidir

Hizli Dusunme ve Cevap Verme Yontemler

KENDINIZI TANIYIN


Durgun akan sularin yataginin derin oldugu soylenir. Bos aletlerin daha cok ses cikardigini soyleyerek, bu kaniyi farkli bir bakis acisindan dile getirmis oluruz.
Kumarda birkac milyar kazansaydin sorusuna huzursuzca, yutkunur, omuzlarinizi silker ve "Eee bilemiyorum" denilip sohbet kesilirse
1-Bay KARARSIZ ozguven sahibi degildir.
2-Uydurabilecek genis bir dus gucune sahip degildir.
3-Otekilerin kendisiyle alay edecegini dusunmektedir.
4-Can sikacak kadar tedbirli insandir.
Bay karasiza sikici insan etiketi yapistirilir ve bir daha hicbir yere davet edilmez. Son derece iyi insandir. Baskalarinin kendisiyle ilgili dusuncelerine fazla onem veriyor olabilir. Ne yazik ki , bedenindeki uretici sivilarin akisina izin vermemektedir ; duygularini oyle siki dizginliyordur ki zihni asla dort nala gidememekte, sadece yuruyebilmektedir.
Kumarda birkac milyar kazansaydim ne yapmak isterdin gibi aptalca bir soruya cevap vermem gerekiyor beyniniz size nasil cevap vermeniz gerektigini sip diye soyleyiverir. Biz de neseyle "harcarim" deriz.
Hizli bir sekilde dusunurken kendimize sarsilmaz bir sekilde guvenmemizi saglayan bu yuksek idrak duzeyine ulasabilmemiz icin icimizdeki heyecani harekete gecirmeliyiz. Cunku dusuncelerimiz ve konusmalarimizla dogaclama yapabilmemizi aslinda icgudusel bir sekilde bilincaltinda biliriz.
Sokrat asagi yukari sunlari soylemistir ; "kendisini tanimayan insan hicbirsey bilmiyordur"
Soylemeye calistigim su, yasamamiza heyecan katacak kisi sadece kendimiz bir baskasi degil. Belki de kisiligimiz konusunda gercekci bir portreye sahip olmamiz gereklidir.




SORULAR, SORULAR, SORULAR


Topluluk karsisinda konusmaya yeni baslayan biri, kamera yada mikrofon karsisinda asagidaki hatalardan birkacini yapacaktir; hatta bazen hepsini yapacaktir. Eee, Iiii... sendromu, meslegi topluluk onunde konusmak olmayan kisilerde cok gorulur. Eee, Iiii silmenin tek yolu alistirma yapmaktir. Bu tehlikeleri ortadan kaldirmanin sirri, normal konusma hizindan daha yavas bir sekilde konusmaktir. Boylece bir sonraki sozcugun ne olacagini dusunmek icin kendinize zaman tanimis olursunuz.
1.Yavas Yavas; Normal Konusma Hizindan, Daha Yavas Bir Sekilde Konusun.
Bir kez akiliciligi sagladiktan sonra, hizinizi artirabilirsiniz.
Peki ya abartili el hareketleri ve cevredeki nesnelerle oynama aliskanligimizi ne yapacagiz? Beden dilimizin iyi niyetli dinleyiciler uzerinde iyi izlenimler biraktigini kendimize sorma firsati bulmus olduk ve ogrenmek icin de kendimizi inceledik.
2. Konusurken Etrafi Kurcalamayin; Kollariniz iki yaninizda ellerinizi cevredeki esyalardan uzak tutmayi bilin.
Her sorunun ana fikrini cevabinizin bir parcasi olarak tekrarladiniz mi? Bu sekilde baslamak hem akiciligi hem de hissettiginiz gerginligi yada utangacligi bir kenara atmanizi saglayacaktir. Daha da onemlisi sorulari direk olarak cevaplamaya kalkisirsaniz biran ne soyleyeceginizi sasirabilirsiniz. Bu da gebe bir sessizlige, sizin de utanmaniza yol acacaktir. Ayakustu dusunmek konusunda uzman olmak sorulara aninda ve akici bir sekilde cevap vermeyi gerektirir.
3. Soruyu Kendi Lehinize Kullanin; Ozgun soruyu tekrarlamak su yarari saglar
-Zaman kazandirir-Gerginligi dagitir-Garip duraksamalari onler.(Eger soruyu tekrarlamaniz, istediginiz sonucu vermezse konu ile alakali bir soru secip, yeniden cevaplamaniz iyi olacaktir. Cevabiniza bir parca mizah katabilirseniz cok daha iyi olur. Hazirlikli olmadiginiz sorulari cevaplarken, cevaplari kisa tutmalisiniz. Basit gundelik sozcukler kullanin.
4. Sozun kisasini soylemek icin sozu kisa tutmak gerekir. Dogaclama konusma islemini mukemmellestirdikten sonra sozcuk dagarciginizi gelistirebilirsiniz.
"Bir etimologla, entomologu mu taniyalim? Peki hala soru aslinda zor gorunuyor ama cevabi inanilmaz derecede kolay. Etimolog, entomologu ne oldugunu tam olarak bilendir."



VE DAHA FAZLA SORULAR


Benim alti sadik hizmetkarim var.
Her seyi bana ogreten iste onlar.
Adlariysa Ne ve Neden ve Ne Zaman
Ve Nasil ve Nerede ve Kim
Sorulus Amaci Gizli Sorular:
Trafik polisi "Sizi yolun kenarina cektim, cunku bu arac size sorun cikariyora benziyor. Bir sorun mu var?" aslinda polis bizim bir sorunumuzun olup olmamasiyla ilgilenmemektedir. Onun ogrenmek istedigi sudur; sizin vites degistirmede zorlanmaniz, direksiyona hakim olmamaniz, sinyalleri yakmak yerine on cama su fiskirtmanizin nedeni arabaya yabanci olusunuz mu (araba calinmis olabilir) yoksa zihinsel ya da bedensel bozuklugunuz mu (sarhos olabilirsiniz) onu ogrenmektir.
Cok Unsurlu Sorular:
Bu tur sorular aslinda sizi hedeflenen cevaba goturen ve bir cok soru gibi gorunup aslinda tek soru olan sorulardir.
Varsayima Dayali Sorular:
Sorunun sorulus nedeni, aslinda olayla hic bir ilgisi bulunmayan bir cevap almak ve bunu, soyledigi zaman ve baglamin disinda kullanabilmektir. Renkli basinin kullandigi mansetler bunlardir.
Degiskeni Olmayan Sorular:
Degiskeni olmayan sorulardan kasit sorunun istenilen cevaba yonelik olmasidir. Bu soru turu sadece "evet" ya da "hayir" diye cevaplanir. Yeterli olan kapali soru turune benzer, tek farki vardir, cevap vermesi beklenen kisinin belli secenekler arasinda secme ozgurlugu vardir.
Sonuca Baglanmamis Sorular:
Bu soru turu genellikle personel mudurleri, gazeteciler ve saticilar kullanir. Bu sorular genellikle alti sozcugu icerir. Kim, Ne, Ne zaman, Nerede, Neden ve Nasil. Bir konuyla ilgili en ayrintili bilgiyi ogrenmek icin sorulur.
Tuzak Sorular:
Bu tur, televizyon ve radyo roportajcilarinin en gozde soru turlerindendir. Sorunun amaci, sorunun yoneltildigi kisinin bir duvara toslamasini saglamaktir.
Olumsuz Sorular:
Bu soruya saldirgan sorular adini vermek daha dogru olur. Sorulus amaci size haddinizi bildirmektir. Olumsuz sorular sizi, kendinizi savunmaya ve boylece daha sert saldirilara kurban kilmaya itmek amaciyla sorulan sorulardir.
Yanki Sorular:
Bu soru turu polislerin gozdesidir. Bu tur sorular sorarak zanlinin anlattigi oykunun daha derinlerine inebilir. Uygulamasi soyledir: Sorguyu yapan kisi, zanlinin cumlelerini soru cumlelerine donusturur; bu da zanlinin soyledigi seyi yeniden gozden gecirip konuyu derinlestirmesini saglar. Bu degisik turdeki sorulari en iyi sekilde nasil cevaplayabilecegimizi ogrenmeden once, bence sorgulanirken davranislarinizda dikkat etmeniz gereken noktalara bir goz atalim.




YALAN BELIRTILER


Birden hazirliksiz olarak aniden bir soru-cevap durumunun icine sokuldugunuzda heyecanli olmaniz cok dogaldir. Bu gibi zamanlarda agizdan cikan sozler baskadir, beden dilimizin anlattigi sey baskadir - ve boylece her sey berbat olur. Bu gibi durumlarda, beyninizle bedeninizin birbiriyle uyum icinde olup olmadigina dikkat etmelisiniz.




ALTI HAYATI DAVRANIS KURALI


1. Her zaman direkt olarak soruyu soran kisiye bakin. Sik sik goz temasinda bulunun ama onun gozlerini kacirmasina neden olacak kadar israrla degil. Bir an icin baska bir yere bakmaniz gerekirse, basinizi cevirerek bakin, sadece gozlerinizi oynatmayin. Gozlerinizi fazla oynatmak size hilekar bir hava verir.
2. Konusulan konuyu zekice bir ilgi ve merak ifadesiyle dinleyin. Arada sirada basinizi sallarsaniz durumun sizin kontrolunuz altinda oldugu izlenimini verirsiniz. Ayni sekilde, bu hareketiniz, genellikle soruyu soran kisinin dusunce zincirinin ucunu kaybetmesine ve daha az tartismali bir soru sormasina neden olur.
3. Soruyu dikkatle dinleyin; sorunun ardindaki gizli anlami cikarmaya calisin.
4. Soruyu dinlerken, sorunun ardindaki anlami yargilamakta aceleci davranmayin ve soru bitmeden cevabi hazirlamayin
5. Soruyu anladiniz ama bir cevap olusturmak icin zamana ihtiyaciniz var; o zaman soruyu ya tekrarlayin ya da daha da iyisi baska sozcuklerle yineleyin.
6. Size en masum gelen soru genelde arkasinda gizli bir anlam icerir. Sorunun arkasindaki gizli anlami ortaya cikarmak icin cok kisa bir yanit verin ve ardindan "neden sormustunuz?" gibi soruyla karsi saldiriya gecin Bu yontem amacin ortaya cikmasini saglamakta cok etkilidir ve sizin daha ayrintili cevap vermenizi ya da soruna daha iyi bir cozum bulmanizi saglar.



BASARAMAMA KORKUSU

Bazen en zeki ve en hizli dusunene insanlar bile istedikleri kadar basarili olamazlar. Bu kacinilmazdir. Cenenizi ne kadar cok ortaya cikarirsaniz, insanlara buna bir yumruk atmalari icin o kadar cok olanak tanimis olursunuz. Basarisizlik sendeleyip dusmek degil, sendeleyip dusmek ve dustugun yerde kalmaktir.



INANDIRICI KONUSUN


"Sorular zihninizin nerelere kadar ulastigini gosterir, cevaplarsa ustaligin"
Gecen bolumde sekiz soru kategorisini belirledik ve bunlarin birbirinden farkli olan yonlerini kabaca tanimladik. Simdi ise bu soru turlerine tam olarak nasil cevap vermemiz gerektigini inceleyecegiz. Sunu bilmelisiniz ki insanlar size bir soru sorduklarinda, bunu asagidaki uc amactan biri ile yaparlar.
1-Su anda bilmedikleri bir seyi ogrenmek istiyorlardir.
2-Zaten bildikleri bir seyi dogrulamak istiyorlardir.
3-Sizinle ilgili daha fazla sey ogrenmek istiyorlardir.
Soz gelimi disa donuk insanlar, sadece sorulan sorunun cevabini vermekle kalmaz, ayni zamanda bu soruyu cevreleyen konulari da aciklamaya girisir. Ote yandan icine kapanik insanlar verebilecegi en az bilgiyi ileterek cevap verirler. Verdikleri cevap kelimesi kelimesine dogru olabilir ama en ufak bir canlilik ya da parilti icermez.
Mukemmel Cevap Nelerden Olusur:
1-Sorulan soruyu cevaplayan az ve oz bir giris aciklamasi
2-Ilk yorumunuzu guclendiren destekleyici bir aciklama. Soz gelimi cok taninan bir otoritenin bir sozu ya da dusuncesi.
Amaci Gizli Sorular:
Isveren: Bu goreve atandiginiz taktirde, firmamizin en buyuk bolumunden sorumlu olacaginizin ve en yuksek dorduncu maasi alacaginizin farkinda misiniz? Sorunun amaci, hevesinizi olcmek degil. Sizi yonlendiren sey guc mu, para mi yoksa her ikisi mi, bunu anlamaktir. Sirketler turlu turludur; elbette ise aldiklari personelde aradiklari farkli farklidir. Bu yuzden sorulan soruya cevap butun ilgili konulara deginmekle beraber, karsinizdakinin kusurlarini yatistiracak sekilde olmalidir. Belki de cevabiniz asagidaki gibi olmalidir.
Cevap: Bu cevapla soru sorulan kisi, ilk olarak is hayatindaki gelismeleri kendisini dogal olarak buyuk bolum yoneticiligine getirdigini, ikinci olarak da hak ettigi maasi aldigini belirtmis oluyor.
Cok Unsurlu Sorular:
Bu tur sorulara cevap vermenin zorlugu sorunun butun unsurlarini hatirlamak zorunda olusunuzdur. Hatirlayamazsaniz, size yoneltilen suclamalari kabul etmis olursunuz.
Varsayima Dayanan Sorular:
Bu soru turu televizyon ve radyo haber programcilarinin en sevdigi soru turudur. Sorunun amaci, soru sorulan kisinin o anki gorus acisinin disina cikartmaktir: Soru sorulan kisinin bazi varsayimlarda bulunmasi saglanir, boylece ileri bir tarihte bu sozler onun yuzune carpilabilir. Varsayima dayali sorulara cevap verirken dikkat edilecek nokta, daha once soylediklerimizi tekrarlamak ya da baska sozcuklerle yinelemektir.
Sonuca Baglanmamis Sorular:
Daha onceki bolumde anlattigimiz uzere, sonu acik sorularin icinde her zaman su sozcukler bulunur. Kim, Ne, Ne Zaman, Nerede, Neden ve Nasil. Bu sozcuklerin herhangi birisinin daha onceki senaryomuzda kullanacak olursak, cok daha bilgilendirici, daha az duygusal cevaplarin verildigini gorebiliriz.
Olumsuz Sorular:
Duygusal davranan halkin gozunde bu davranis hemen hemen affedilmezdir. Olumsuz bir soruya asiri tepki vermek sizi asla basariya goturmez. Seyrettiginiz onca TV haber programini ve bu programlarda kendilerini kaybedip asiri tepki gosteren insanlari dusunun. Sanki delirmis gibidirler ve asla sakinlesmeyecege benzerler. O zaman onlara anlayis gostermis miydiniz? Sanmam. Terslik ve abartili kirginlik gosterileri, insanoglunun en kotu huylaridir.



SORU TEK YONLU BIR ANLASMADIR

Bir soruyu cevaplamaya gonullu oldugunuz zaman bir anlasma imzalamis olursunuz. Ustelik bu anlasmadan geri donmenin yolu yoktur. Bir seyler soylemeden once zihninizden gecirmeniz gereken dort ilkeyi bu bolume eklemek istiyorum:
1. Sorulan soruyu dikkatlice dinleyin. Silahinizi asla erken cekmeyin ve soruldugunu sandiginiz soruya cevap vermek icin araya girmeyin.
2. Rahatlayin.
3. Dusuncelerinizi duzenleyin ve soru ilerlerken cevabi dusunmeye baslayin.
4. Agzinizi acmadan once beyninizi calistirin.



DAHA IYI BIR KONUSMACI OLUN


"Ses ikinci yuzdur."
Mutlu oldugunuz zaman mutlulugunuz sesinize yansir. Coskulu oldugunuzu anlamak icin insanlarin yuzunu gormelerine gerek yoktur. Bu, telefon araciligiyla satis yapan saticilar tarafindan aciklanmistir. "Konusurken gulumseyerek sesinize bir gulumseme katin." derler. Bu yontem cok ise yarar.
Akici Konusmak:
Belirli bir konuyu soyle boyle bilmek, sizi bu konuda itiraz kabul etmez bir sekilde uzun uzun konusmaktan alikoymamali. Yani, bu konuda bilgisiz olmak, sizi bu konuda dusuncenizi aciklamaktan alikoymamali. Bu, sadece ve sadece akici konusabiliyorsaniz gecerlidir.
Alisilagelmis cevap kaliplarinin disina cikarak kazancli ciktiniz. Basit bir "evet" ya da "hayir" la cevap verme durtusu, uretici dusunceyi ve uretici konusmayi olduren etkin bir silahtir.
Bir Dakikalik Konusma Oyunu
Bir dakikalik konusma oyunu yalniz kaldiginiz zamanlarda yapilabilecek bir alistirmadir. Tek yapmaniz gereken sey, belirli bir konu uzerinde planli bir sekilde konusmaktir. her gun dogaclama yapmalisiniz, ta ki bir gun dusuncelerinizde ve konusmalarinizda akicilik ikinci doganiz olana kadar. Aliskin oldugunuz konularda konusmanizi istemek anlamsiz olur. fazla caba gostermeden, bilincli dusunmeyi gerektirmeden uzerinde konusabileceginiz konulari konusmanin geregi yoktur. Bu yuzden aliskin olmadigimiz konularda alistirma yapmaliyiz.



KENDI KEDINIZE KONUSMAK AKICI KONUSMAYI SAGLAMANIZA YARDIMCI OLACAKTIR

Bu sadece bir baslangictir. Bir dakikalik konusma alistirmalarina bir kez ustalastiniz mi, uc dakikalik ve bes dakikalik konusmalara baslayabileceginizi ogrenmek eminim onemlidir. Once konuyu secin. Konunuz, bir dakika konusma konularindan biraz daha zengin olmalidir. Konunuzu biraz daha etraflica dusunun. Sonra bir zarfin arkasina "bes" i hatirlatici not olarak yazin. Alistirmalara devam ettikce sozcuk bilginiz ve cumle kurma yeteneginiz buyuk gelisme kaydedecektir, ozellikle meslegi topluluk onunde konusmak olan insanlari dinler, sozluk ve kavramlar dizini kullanirsaniz. Bence butun mesele, kendinize olan guveninizi gelistirmektir. Kendinize guven duyma, artik asla kendinizi savunmanizi gerektirecek bir konuma dusmeyeceginizi bilmekten kaynaklanir.



YARATICI DUSUNCELER, ILHAMLI BIR SEKILDE KONUSMANIZI SAGLAR


Ayakustu dusunen biri olmak istiyorsaniz, sozcuklere, onlari soyle bir tanimaktan daha yakin olmanizi oneririm. Dusuncelerimizi sadece ve sadece sozcuklerle ifade edebiliriz; bu sozcukleri ne kadar iyi ifade edebilirsek, o kadar uretici oluruz. Ne de olsa, insanlari hayvanlardan ayiran sey ureticiliktir. Insanlar sirf mevki icin resim yapar, yazi yazar, rol yapar ve heykel yaparlar, cunku cok az insan yasamlarini bu yolla kazanir. Aslina bakarsaniz, insanlar sadece zevk almak ve zaman gecirmekten cok daha onemli nedenlerle bu gibi uretici islerle ugrasirlar; bunu kisisel doyum, egonun o sicak pariltisi ve dostlarindan aldiklari onay icin yaparlar.
Kendinize su sorulari sormalisiniz. Eger insanlar benim ayakustu dusunen bir insan olmami bekliyorlarsa onlara istediklerini verebiliyor muyum? Benden boyle bir sey beklemiyorlarsa neden beklemiyorlar.
Konusurken uretici olmak, upuzun sozcukler, zor anlasilir bicime sokulmus gulunc cumleler kullanmak degildir. Konusurken uretici olmak, siradan, gundelik sozcukleri oyle bir sekilde kullanmaktir ki, dinleyici bu sozlerin ilk kez kullanildigini dusunur.




HEYECANLANDIRICI SOZCUKLER KULLANIN


Basit sozcuklerin gucunu elde edin. Dinleyiciye bir yarar saglayacagi imajini tasiyan sozcukler kullanarak dinleyicinin duygularina seslenin.-Eger bu sozcuk o kisinin egosunu oksuyorsa, cok daha iyi olur- "Seni seviyorum" Hic kuskusuz dilimizdeki en guclu sozcuktur. "Her yonden haklisin" cumlesi de bunu cok yakindan izlemektedir. Eger soylemeye degecek bir seyiniz varsa bunu agzinizda gevelemeden soyleyin. Ancak agzinizdan cikan sozler iyi sozcukler, heyecanlandirici sozler, guclu sozler olmalidir. Normal bir sohbet sirasinda, pek cogumuz konusmamizi hic bir amaca hizmet etmeyen bir cok sozcuk ve terimlerle doldururuz. Bu bos sozcukler anlatimimizi susleyen ve sisiren sozcuklerden baska bir sey degildir. Eger bu sozcukleri sik sik kullanmaya baslarsaniz, dinleyicilerinizi rahatsiz edebilirsiniz.
Basmakalip sozcukler genelde anlatimimizi guclendirmek icin kullanilir, ama konusmayi sadece suslemek amaciyla kullanilan bu sozcukler sozlerimizin etkisini azaltir, dinleyenlerin aklini karistirir ve onlari sinirlendirir. Uygun sozcuklerin kullanilmasi, bir konusmada onemli bir rol oynar. Ancak duraklamalar da ayni sekilde onemlidir.
Uclu Kural:
Tek basina kullanildiginda bir anlam ifade eden ancak uc kez tekrarlandiginda birlikte kullanildigi sozcuklerin degerini kat kat artiran ve guclendiren sozcuklerin kullanilmasi, uclu kural olusturur. Uclu kurali su sekilde isler.
Bu, ulke icin iyi olacak
Halk icin iyi olacak
Ve bireyler icin iyi olacak
Etken cumleler kurma aliskanligini edinmek icin, kime ya da hangi kurulusa hitap ediyorsaniz, soze onun adini kullanarak baslayin.
Acilis ve Kapanis Manevralari:
Arastirmalar gosteriyor ki, siradan bir televizyon seyircisinin dikkat suresi uc dakikadir. Insanlarin programlarin basini ve sonunu hatirladiklari bilinen bir gercektir. (Aradaki sure icinde gecenler cabuk unutulur) Bunu bildigimize gore bir dinleyici kitlesi karsisinda sozlerimizin, dinleyicinin bilmesi gereken her seyi icermesi gerektigini de anlayabilirsiniz.
Muvekkillerinin yasami sozlerindeki dengeye bagli olan savunma avukatlari, onemli mesajlari konusmalarinin basina ve sonuna yerlestirmeyi bilecek sekilde egitilmislerdir.
Konusurken Eglenmelisiniz
Genis bilgiye sahip olabilirsiniz, onemli olan bu bilginizi iletme biciminizdir. Alaninizdaki en iyi kisilerden biri olabilirsiniz. Cok guzel. Ancak eger yaptiginiz isi bir inandirma misyonu olarak gormuyorsaniz, eger yeterince tutkulu degilseniz, eger ne kadar hevesli oldugunuzu aciga vuramiyorsaniz, o zaman fikirleriniz hakettigi basariyi elde edemez.



ICINDE HEVES BARINDIRMAYAN SOZCUKLER, CAN DILI OLMAYAN BIR ZIL KADAR DILSIZDIRLER


Hepimiz gibi seyircilerin de sevilmekten hoslandigi bilinen bir gercektir. Oyle konusmacilar vardir ki, seyircilerini hosgoruyle demeyelim de, kibirli bir sekilde davranirlar. Sonradan neden oteki konusmacilar kadar basarili olmadiklarini kara kara dusunurler. Bu tur konusmacilar insanlara haddini bildirir gibi konusurlar; bunlari daha once de defalarca yaptiklarini belli ederler ve kendi dusuncelerine karsi cikacak hic bir soze hak tanimazlar.
Seyircinize, konusmanizdaki her cumleyi ilk defa soyluyormus izlenimini verin.
Seyircinizi Tanimak:
Dinleyicinizi tanidiginiz durumlarda kimin sizi destekledigini kimin desteklemedigini bilirsiniz. Kosullar ne olursa olsun, konusmaniz sirasinda dusuncelerinizi destekleyen kisilerle sik sik goz temasinda bulunun. Isteksizleri ikna etmeyi, konusmaniz sonrasinda bu kisilere bakin. Sizi sevmeyen bir insani asla konusmanizda hedeflemeyin, bu sekilde onlari yaniniza cekmeyi ummayin; onlarin sozlerinize gosterdigi tepki sasirmaniza yol acabilir, ustelik iyi seyircileri de ihmal etmis gibi gorunursunuz.
Konusmaniz sirasinda, fikirlerinizi destekleyen kisileri fark etmeniz zor olmayacaktir. Bu kisiler, siz dusuncelerinizi aciklarken baslarini sallayacak, kavusturulmus kollarini kucaklarina indireceklerdir ve arada sirada yuzlerinden bir gulumseme gececektir. Bu kisileri saptadiniz mi onlarin uzerinde durun. Onlarla sik sik goz goze gelin. Arada Sirada direkt olarak onlara yonelik sozler soylemeyi ihmal etmeyin, bunu yaparken de gulumseyin.
Sorulari Cevaplamak:
Zor bir soruyla karsilastiginizda yapilacak sey soruyu cevirip seyirciye sormak. "Bu cok hileli bir soru. Bakalim bu salonda cevabi bilen biri daha var mi?" deyin. Biri daha var mi diyerek hem cevabi bildiginizi belli edecek hem de dinleyiciniz uzerinde kotu bir izlenim olusturmamis olacaktir. Dogru durust cevap olusturmak icin yeterli zamani kazanmis olacaksiniz.
Hic bir kosulda - tekrarliyorum - hic bir kosulda seyirciler arasinda birini secip ona direkt bir soru sormayin.
Soru Sorulmasini Saglama:
Genellikle insanlar soru sormaya korkarlar. Daha ender olarak her turlu soruyu konusmaniz sirasinda cevaplamis olabilirsiniz. Iste soylemeniz gereken sey su: "Bana siki sik sorulan bir soru da..." Sonra bir iki dakika gevezelik edip, insanlarin soru soracak kadar rahatlamis olmalarini umabilirsiniz.
Peki topluluga bir konusma yaparken, cikip munasebetsiz sorular soranlari nasil halledeceksiniz? Genelde, boyle munasebetsiz kisiler konuyu sizden daha iyi bildiklerine inanirlar. Durumun bu oldugundan kuskulaniyorsaniz, kibarca bu kucuk seytani sahneye davet edip konusmasini istemektir. Normal kosullarda, bu, o kisiyi susturacaktir.
Ne Soyleyeceginizi Iyi Bilin:
Insanlarin koltuklarinda dogrulup dikkatlerini size yoneltmelerini saglamayin uman biri konusunu oyle iyi bilmelidir ki, konusmasini uykusunda bile tekrarlayabilmelidir. Satici, urununu en kucuk vidasina ve civatasina kadar tanimalidir. Pazarlama muduru, hedefledigi dinleyicinin gereksinimlerini ve karakterini oyle iyi tanimalidir ki, hepsini teker teker isimleriyle cagirabilmelidir.
Konusma metni cok iyi calisilmis olmalidir. Oyle ki aralarda aciklamalardan sonra kaldigi yeri unutmamalidir. Konusmasini da cok iyi sona erdirmesi gerekir. bunu da soyle saglayabilirsiniz. Onlari sizden daha fazlasini isterken birakin. Cunku kapanis acilis kadar hatta daha da onemlidir. Buyuk bir olasilikla kapanis hatirlanacaktir.

KAPANIS


1. Alisilagelmis Yontem: Ozet: Ana fikirlerinizi ozetleyin. Araya (Simdiye kadar kasten sakladiginiz) bir iki tane agiz sulandiran kanit sikistirin ve dinleyicinizi kutlayan bir cumle soyleyin.
2. Cevabi Bilinen Bir Soru Sormak: Konusmanizi bitirirken konusmanizin ana hatlarindan birini tekrarlayin, sonra oyle bir soru sorun ki, sadece tek bir cevabi olsun.
3. Zekice Bir Vecize Eklemek: Belli bir alanda sirketinizin isleyis seklini tumuyle degistirecek bir oneriyi patronunuza goturdunuz. Patronunuz biraz kararsiz. oyleyse duruma uygun bir vecize uydurun. "Kiyiyi uzun sure gormemeyi goze almazsaniz yeni kitalar kesfedemezsiniz."
4. Dinleyicinin Egosunu Oksamak: Cetin bir musteriye malinizi satmaya cabaliyorsunuz. "Ben bu urunun niteliklerine guveniyorum, Bay... Eger oyle olmasaydi, su an burada olmazdim. Siz de benim saygi duydugum bir kisi oldugunuz icin sizin bu urunden yararlanmayacaginizi dusunmeseydim, zamaninizi almazdim".
Sahne Korkusu:
Guinnes Rekorlar Kitabi bize topluluk onunde konusmak ile ilgili sasirtici bir gercegi gosteriyor. Kitaba gore insanlarin bir numarali korkusunun temelinde, bir grup insanin onunde konusma yapmaktan korkmak yatiyor. Bu korku, su korkusundan, ates korkusundan bile cok daha buyuk.
Olumlu Dusunun:
Asla basarisiz olacaginizi dusunmeyin. Boyle yaparsaniz basarisiz olacaginiz pek aciktir.
Nefes Alin:
Belki bu sizi sasirtacak, ama nefes alip vermek varligimizin dayanak noktasidir. Icinize ne kadar cok hava cekerseniz kaninizda dolasan oksijen miktari o kadar artar ve beyniniz o kadar beslenir. Oksijen vucudun rahatlamasini saglayan etmenlerden bir tanesidir.
Dogal Gerilim:
Ayakta dik durun. Ayak parmaklarinizi olabildigince sikin ve bese kadar sayin ve gevseyin. Simdi ayak parmaklarinizi, baldir kaslarinizi sikin ve yine bese kadar sayin ve gevseyin. Bunu yapmak biraz zaman alir ama bittiginde sanki kafanizi bir duvara carpmis gibi olursunuz. Bittiginde kendinizi harika hissedeceksiniz.
Konusma Yapacaginiz Yeri Kontrol Edin:
Eger yapabiliyorsaniz, sahneyi onceden bir gorun, bir gun onceden pencerelere perde, fazladan isik ya da mikrofon kurulmasini isteyin.
Hazirlikli Olun:
Metninizi biliyorsunuz. Gundemle ilgili her seyi biliyorsunuz.



Ken KOOPER

Cep telefonlari radyasyon yaymaz

saol gercekten iyi olmus
bizim kimya ogretmenimizde bize bunlar kanser yapar diyordu .
ama onun sorunu cok artisti. hani sunu solemek isityorum normal insani birakin bu isin egitmini almis insanlar bile yanlis kanalize edebilir insanlari...

Dogru Secim....

Keske Dememek icin
>Eger; ilerde bir gun arkani donup KESKE demek istemiyorsan� 3 Seyi
dogru
>sec�.
>
>
>*Esini dogru sec�
>Dogru es her zaman uzun zaman flort ettigin kisi degildir. Onemli olan
kisa
>zamanda da olsa fikirlerinin uyustugu, Yasam tarzlarinin benzedigi,
Espiri
>anlayisinin yakin oldugu, Zor zamanlarin da hep yaninda olacagini
bildigin,
>Dertlerini, sevinclerini paylasabilecegin,
>Fikirlerine, olaylara bakis acisina guvendigin, Senin fikirlerine
saygi
>duyan, Konusmaktan sikilmayacagin, Hayata kustugun zaman seni
kabugundan
>cikartip eglendirebilen, Gozlerine baktiginda ne soylemek istedigini
>anladigin, Ayni zamanda iyi bir arkadas, Fiziksel gorunusun disinda da
seni
>sen oldugun icin sevebilecek ve bunu kaldirabilecek birini es olarak
>secmelisin!!!
>Dunya da boyle biri var mi? diye sorabilirsiniz simdi� Emin ol var!!
Tabii
>ki sayilari fazla degil.. Hatta hayatta
>insanin karsisina ya 1 ya da 2 kere cikar, belki de hic cikmaz...
Onemli
>olan onu fark edebilmek� Eger bu satirlari okundugunda aklindan bu
>ozellikleri barindiran bir isim gecirmissen cok sanlisin� Ne olursa
olsun
>onunla birlikte olmak icin elinden geleni yap� Cunku bir daha onun
gibisini
>bulma sansin cok az emin ol. Butun aptal asiklar gibi ilk hareketi
ondan
>beklersen cok gec kalirsin.. Eger bu satirlar sana boyle birini
>cagristirmiyorsa.. ya da su an evliysen yapacak bir sey yok� Ama
henuz
>bekarsan onu aramaya hemen basla!!!!!!!!!!!
>Onu fark edebilmek icin sadece etrafina bakman yeterli olacaktir.
Cunku o
>da sana bakiyor olacak!!!
>
>
>*Isini dogru sec�..
>Dogru is rahat is degildir� Cok kazandiran is de degildir� Kariyer de
>degildir� Klimali buro ortami da degildir.. Dogru is olmaktan zevk
aldigin
>yerdir� Sabahleyin kalktiginda gitmekte usenmedigin, bikmadigin
yerdir�
>Tabii yaninda rahatlik,para,kariyer varsa ne ala�..
>
>
>*Arkadaslarini dogru sec�
>Cok sayida arkadasin olmasi "iyi arkadasin" oldugunun ispati
degildir�
>Guzel gunlerdeki arkadasliklar gecicidir� Mutluluklarinin yaninda,
>acilarini da paylasabilecegin, Fikirlerine ihtiyac duyabilecegin, Her
zaman
>yaninda olmasini isteyecegin, Senin madden degil manen zengin eden,
Bir tek
>arkadas sana cok seyler katacaktir�

Vayy Bee Helal Olsun Sana

�urasi �esiktas aLayina GIDER dunya hayati eL�et �ir gun �ITER nasiL giydin o formayi �ee serefsizz TUMER !!!

Vayy Bee Helal Olsun Sana

�urasi �esiktas aLayina GIDER dunya hayati eL�et �ir gun �ITER nasiL giydin o formayi �ee serefsizz TUMER !!!

Allah Im Bu Nasil BI ASkmiS

SEWIYORUM HERSEYIM SENSIN..VAZGECEMEM BENI SEN BILIRSIN !!! BENDEN AYRILMAK ISTEDIGINI SOLEDI AMA BEN BILIYODUM KALBINDEN ATAMASDI BENII

acik ogretim sinavim...

hayatimda bazi raslantilar sonucu kendimi acik ogretimde buldum ve bu gun yani 03 haziran cumartesi gunu sinav vardi...

Allahim dedim yaaa... bu sorular ne boyle
insanlara univertede niye hayatinda hic bir ise yaramayacak bir dunya sey ogretirlerki?

"f" neymis "x" neymis "y"neymis yaaa
niye hic bir seye benzemeyen bir seyin alanini hesapliyoruz
ne isimize yarayacak
kupunu almak ne, karesi ne, fonksiyon ne alakaya, banane kardesim ne isime yarayacak tum bunlar, karekoku filan yok daha neler zikkimin koku filan...

bisi anlamadim su matematik denen meretten....
ve bu ogretmeye calisilan seylerin nedeninide anlamiyorum zaten,
ama hepsini cozerek cevapladim hic atmadim yaaa
mesela onlar sormus anlamadigim bir suru cumle rakam ve harf kullanarak

ben cozdum 1566 cikiyor sonuc sonradan siklara bakiyorum
a)52 b)58 c)42 d)48
simdi benim buldugum sayiya(1566) en yakin sonuc ne 58 bende onu isaretliyorum..

eger olurda bir gun bu okul biterse

bu ogretim kurumunnun en buyuk ayibi olur heralde =0)

neden sayilar

neden sayilar itiraf etmeliyim ki orada sanilanin aksine cok mutluyum orada yalan yok kapris yok oyun yok orada dusunmek yok dertlenmek yok bircok yok varr ve ben o bircok yok icinde cok mutluyum ve kabugumdan d1sari cikarsam biliyorum ki uzucekler beni ve kendileri gibi yapacaklar degecek biri de yok zaten

nerede o eski sevgiler asklar insan aski icin kiskanirdi eskiden kiskanmak demek deger vermektir deger verdiginin belirtisidir. sahip cikmak sevgisdine askina onun yan1nda olmak basi dik olarak heryerde ama diyorum yaa bu dusunceler cok degisti herkes korkak olmus kacak guresiyor buda bana yakismaz

belki guzel siirler de yazabilirdim ama benim kimseyi etkilemek gibi bir takintim yok
belki insanlara karsi biraz daha yapici olabirdim herkese acik bir kapi misali yoo yoo bu ben olamazdim ve olmadimda dedim yaa kendi dunyamdayim bu dunyadan cikmaya niyetim yok sadece kendi dunyama olursa birini sokar1m ama bunu hak edecek insaninda sanalda cikma olasiligi cok zor.
insanlari anlamiyorum kimin eli kiimin cebinde kim kiminle cikiyor belli degil ve bunu gorunce daha bir sayilarima sariliyorum bazende kanalda yazilanlar1 okurum insanlar1n dustukleri hale bakip guluyorum yazik bu kadar da olmamli
sevmek icin yurek lazim bu yurek burada yok oldugunada inanmiyorum

Eski sohbeti ariyorum :(((

Lafa nerden basliyacagim bilmiyorum tabiki herkes daha iyi bilir bize karismak dusmez ama fikirlerimizi soylemekte hatimiz . yillardir aile bildigimiz ve ailece girdigimiz HOSSOHBETI VE SEVGIYI ariyorum Adi uzerinde HOSSOHBETI VE SEVGI ama artik ne hosu kaldi ne sevgisi :((((sadece ismi kaldi :(( okadar guzel ortam olmustu cok guzeldi ama artik yok huzurumuz kacti BEN ESKI ORTAMIMIZI ISTIYORUMMMMMMMMMMMMMMMMMMMM

Sevmek...

sevmek
>>
>>
>>
>>Sevmek; uyusturucu almak gibidir.
>>
>>Baslangicta kendini iyi hissedersin,
>>
>>butunuyle verirsin.
>>
>>Ertesi gun, daha fazlasini istersin.
>>
>>Henuz zehirlenmemis,
>>
>>o duygudan hoslanmissindir
>>
>>ve onun uzerindeki egemenligini surdurebilecegini sanirsin.
>>
>>Sevdigin kisiyi iki dakika dusunur,
>>
>>sonraki uc saat boyunca unutursun.
>>
>>Ama yavas yavas onun varligina alisir,
>>
>>ona butunuyle bagimli hale gelirsin.
>>
>>Boylece onu uc saat dusunur,
>>
>>iki dakika unutmaya baslarsin.
>>
>>Yakininda degilse,
>>
>>bagimlilarin uyusturucu bulamadiklari zaman hissettikleri
>>
>>seyi hissedersin.
>>
>>Uyusturucu bagimlilarinin,
>>
>>gerek duyduklari seyi bulamadiklari zaman
>>
>>hirsizlik yaptiklari gibi,
>>
>>kendilerini asagiladiklari gibi,
>>
>>ask icin her seyi yapmaya sen de hazirsindir. "
>>
>>
>>Paulo Coelho

bir kadinin aski...

BIR KADININ ASKI !!!!!!!!!!
>>
>>Karimi 1998'in sonbaharinda kaybettim... Yedi senelik
evliligimizin iki senesini kanser tedavisi icin hastanelerde
gecirmistik.
Karim, her evlilik yildonumumuzde ikimizin fotografini cerceveler,
"Bunlar
bizim hayatimizin golgeleri" derdi.. Oldugunde, yedi tane resmimiz
vard?.
>>
>>97'in bir gecesinde onu aldattim. Oysa ona surekli onu ne kadar
cok sevdigimi ve sonsuza kadar sadik kalacagimi soylerdim.
>>
>>Olmeden iki hafta once yine ayni seyi tekrarladim. Tuhaf bir
gulumsemeyle bakti bana ve sadece: "Biliyorum" dedi.. Izmir'e kar
yagdigi
gun, yani bir ay once, evdeydim. Fotograflarimiza bakiyordum yine...
Her
cercevenin altinda bir harf oldugunu ilk kez o gun fark ettim. A. R. K.
A.
S. I. N.
>>
>>Gerisi icin yillari yetmemisti. Ama sanirim "Arkasina bak" yazmaya
filan niyetlenmisti. Hemen cercevelerin arkasina baktim. Hicbir sey
yoktu.
Sonra birsey durttu beni, hepsini teker teker soktum.
Inanabiliyormusunuz,
her birinin arkasindan bir mektup cikti! Gecirdigimiz her sene icin
sevgi
dolu sozler yazmisti. 1997'deki resmimizin icinden cikan zarf ise
simsiyahti. Ve
>>icinden su sozler cikti:
>>
>>"14 Mart 1997/Gozlerin bana baska birine dokunmus gibi bakti/
Soylemene gerek yok,biliyorum..."
>>
>>2002'deyiz. Onu kaybedeli 4,aldatali 5 yil oluyor. icim aciyor
simdi. Cunku
>>kadinlar biliyor, hissediyor... Sadece paylasmak istedim. seni
seviyorum diyenin sevgisinden suphe et, cunku; ask sessiz,sevgi
dilsizdir...

itiraf ediyorum

Ben Yeniyim :)

angut nedir ?

Herkesin (haksiz bir sekilde) kullandigi bir ifadedir "Angut".
Birisi bir salaklik yapinca, bi laftan anlamayinca, bole bos bos
bakinca hemen "Angut'musun" der gunumuzun insani.. .

Angut'un aslinda bir kus oldugunu bilmeyen bir ton "Angut!" var ulkemizde.. Angut kusu'nun esi oldugu zaman (yanina o anda baska bir
yirtici hayvan veya bir insan gelse dahi) gozlerini bir dakika bile
esinin olusunun ustunden ayirmadan o da olene kadar onun bas ucunda
bekler...

Iste bu canlinin yaptigi en buyuk"Angut"luk budur.. Ayrica bu olay
butun Angut kuslari icin gecerlidir, arada bir gorulen birsey
degildir.. Cok urkek bir hayvan olmalarina ragmen esinin olusunun basinda bekleyen Angut kusuna elini uzatsaniz dahi oradan kacmaz..

Hani derler ya "Angut gibi bakmasana lan".. keske herkes Angut gibi bakabilse deger verdiklerine..

Bundan sonra bazilarina "Angut" demeden once bir kere daha
dusunun.. Bir "Angut" bile olamayan o kadar cok insan var ki artik gunumuzde...

Dinle Sevgili Yarim

bu senin icin yazdigim son mektup,bu senin ictigim son sigara,
bu senin yanliz gecirdigim son gece, acikcasi bu senin icin gecirdigim son gun....
artik ne seni dusunmek zorunda ne de senin su anda ne yaptigini dusunup ozlem cekmek zorunda kalacagim. bu gece gunesin dogusuyla kendimi azad edecegim. emin ol ki bu geceden cikip giderken geride yani yuregimde hicbir tortu birakmiyorum,hayatimda kendimden hic bu kadar cok odun vermedim gecen sure icinde, hickimse icin hayati bu kadar ertelemedim, hickimse icin ellerim bu kadar terlemedi.
hep senin vefasiz bakislarin icindi, gulusun icindi... nerden geldi aklima bilmiyorum bunlari yazmak, belki de duygularimi paylasacak biri olmadigindandir, yanlizligimdandir ya da gecenin bu bicak gibi keskin havasindandir...

...

Okur Musun, ''Hem Kendine, Hem Bana ACI Cektiren''

Dokunma Olur Mu? Bendeki Acin Henuz Dinmisken Ustune Birsey Soyleme.
Sadece Sessiz Ol; Basarabildigince Icinden Oku Satirlarimi ve En Onemlisi Artik Benim Icin Endiselenme Iyiyim Ben.

Ve Lutfen Bu Yuzden Kizma Bana Cunku Yabanci Degilsin Bu Suskunluguma...
Anlatamadigim Icin Susuyorum; Inan Kelimelerim Cok Yorgun.
Anlasilmadigim Icin Susuyorum; Defalarca Deneyip Yureginden Kovuldum.
Konusamadigim Icin Susuyorum; Fazret Ki Tanri Adina, Dilime Bir Kilit Vurdum

Simdi Dilsiz Bir Sevdanin Coktan Secmeli Esiri Olsam Da, Ve Hic Anlatamasam Da, Hic Anlamasan Da Onemi Yok CANIN SAGOLSUN.
Eskimis Bir Defter Anlar, Tukenmis Bir Tukenmez Kalem...
Sadece Sunu Unutma Ki ; BEN HICBIR ODUL BEKLEMEDIM SENDEN, SENI
SEVERKEN
...

YAZAN: ''Artik Ne Kendine, Ne De Sana ACI Cektiren'' wilma...

Okur Musun, ''Hem Kendine, Hem Bana ACI Cektiren''

Dokunma Olur Mu? Bendeki Acin Henuz Dinmisken Ustune Birsey Soyleme.
Sadece Sessiz Ol; Basarabildigince Icinden Oku Satirlarimi ve En Onemlisi Artik Benim Icin Endiselenme Iyiyim Ben.

Ve Lutfen Bu Yuzden Kizma Bana Cunku Yabanci Degilsin Bu Suskunluguma...
Anlatamadigim Icin Susuyorum; Inan Kelimelerim Cok Yorgun.
Anlasilmadigim Icin Susuyorum; Defalarca Deneyip Yureginden Kovuldum.
Konusamadigim Icin Susuyorum; Fazret Ki Tanri Adina, Dilime Bir Kilit Vurdum

Simdi Dilsiz Bir Sevdanin Coktan Secmeli Esiri Olsam Da, Ve Hic Anlatamasam Da, Hic Anlamasan Da Onemi Yok CANIN SAGOLSUN.
Eskimis Bir Defter Anlar, Tukenmis Bir Tukenmez Kalem...
Sadece Sunu Unutma Ki ; BEN HICBIR ODUL BEKLEMEDIM SENDEN, SENI
SEVERKEN
...

YAZAN: ''Artik Ne Kendine, Ne De Sana ACI Cektiren'' wilma...

Bugunu Yasamak...

BUGUNU YASAMAK

Cok zaman onceydi.O kadar zaman onceydi ki zaman diye bir sey yoktu.
Insanlar gunes dogup batincaya kadar yasiyorlardi hayati.
Bir daha hic olmayacakmis gibi dolu ve anlamli.
Derken zaman diye uc parcali bir sey icat etti insan.
Bir parcasina dun dedi, diger parcasina bugun, oteki parcasina da yarin.
Sonra fesat karisti zamana ve insan bugunu unuttu.
Dunu dusunup pisman oldu, yarini dusunup telaslandi;
ama isin ilginc tarafi tum telas ve pismanliklari gunes dogup batincaya kadar yasadi.
Farkinda olmadan rezil etti bu gununu.
Oysa yarin, bugune dun diyor, dunde bu gun icin yarin diyordu.
Bir turlu beceremedi.Bir eliyle yarina, diger eliyle dune yapisti.
Bu gunu eline yuzune bulastirdi...Mutsuz oldu insan.
Ve ne gariptir ki yarinin telasi da, dunun pismanligini da hep bugun yasadi;
ama bugunu hic yasayamadi.Ne yarin ne de dun!

Bugunu ne kadar yasayabiliyoruz?

Yasamayi Bilmek !

Insanlarin cogu kaybetmekten korktugu icin sevmekten korkuyor
Dusunmekten korkuyor...sorumluluk getirecegi icin
Konusmaktan korkuyor..elestirilmekten korktugu icin Yaslanmaktan korkuyor...gencligin kiymetini bilmedigi icin Unutulmaktan korkuyor...dunyaya iyi bir sey vermedigi icin ve
olmekten korkuyor...aslinda yasamayi bilmedigi icin...!!

Hayat aslinda nasil yasanmalidir..herkesin kendine gore bir hayat formulu vardir sanirim..burda bir genelleme yapmak yanlis olur ..soyle sorsam daha mantikli herhalde..
Yasamayi ne kadar iyi biliyorsunuz???

Sevmeyi Bilmek

�Insanlarin cogu, kaybetmekten korktugu icin, sevmekten korkuyor.
Kendisini sevilmeye l�yik gormedigi icin, sevilmekten korkuyor.
Dusunmekten korkuyor, sorumluluk getirecegi icin.
Duygularini ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktugu icin.
Yaslanmaktan korkuyor, gencliginin kiymetini bilmedigi icin..
Unutulmaktan korkuyor, dunyaya bir sey vermedigi icin.
Ve olmekten korkuyor, aslinda yasamayi bilmedigi icin.�
W. Shakespeare

Bir ninniyi kiskandiracak kadar guzel sesiyle cakil taslari arasindan sizip gelen su, cimenler, dag cicekleri, ceylanlar, kuslar, denizler, yeni dogmus sut kokan bebekler, guller, toprak, ruzgarda nazli nazli devinen yapraklar, agaclar, kisacasi her sey. Ne yana baksam her sey bana insanlari anlatir. Insanlarin inceligini, duyarliligini, insancilligini, sevecenligini ululugunu, yaraticiligini, sanatciligini.

Dunyada bunca yikim, kiyim,zulum,ihanet ve kotulukler olmasina ragmen; yine de insanlar hakkinda kotu dusunemiyorum. Insanlari oylesine guzel, oylesine derin, anlamli, zarif, sevimli dusunuyorum ki; onlari gunes gibi sicak, toprak kadar vefali, su kadar temiz, cimenler gibi zarif, ceylanlar kadar guzel, kuslar gibi ozgur ve verimli bir toprak kadar uretken ve olgun dusluyorum.

Ya guller? Gulleri anlatacak kelime bulamiyorum. O ustun gururlu, minnet nedir bilmeyen; kendinden, guzelliginden emin guller..... Guller bana daima genc kizlari hatirlatir. Ince, hassas, kizararak bakan, soluveren, hemencecik kusen, kirilan; tatli bir soze, bir gulumseyise hemen yuregini aciveren halleriyle, genc kizlari hatirlatir... Guller ki; her yapragi binbir anlam, binbir renk, ahenk dolu.

Insanlar, silahlar uretip akilalmaz savassalarla cinayetler isleyeyerek gucsuzlere haksizlik edip, aclik ve sefaletin kol gezmesine seyirci kalsalar da , intikam pesinde kosup; irkcilik ve dini bagnazliklarla ilkel davranislar gostererek beni zaman zaman hayal kirikligina ugratsalar da; her seye ragmen yine de insanlari guzel duslemekten kendimi alamiyorum. Cunku insanlari yeryuzunun en degerli varligi olarak goruyorum. Vicdan, adalet, merhamet ve sevgi gibi degerli unsurlarin yalnizca insanda var oldugunu ve bu unsurlarin, insani insan eden ogelerin en basinda geldigini unutmadan yasiyorum.

Insani insan eden bir diger oge ise bilinc ve dusuncedir. Duyguysa, olaylar karsisinda ve yasamda insanlarin hissettikleri seylerdir. Ornegin, aci veya sevinctir. Korku, heyecan, endise, acimadir. Iyilik, dostluk, guzellik, adaletli ve vicdanli olmak gibi degerler, salt insana ozgu bir olgudur. Cunku insan sosyal bir varliktir. Aydinlik ve karanlik nasil biribirinin ziddiysa, iyilik ve kotuluk ya da guzellik ve cirkinlik de biribirinin ziddidir. Ama evrende her sey ic icedir ve beraber yasar. Karanlik nasil ki kotulugu, cirkinligi, korlugu, cehaleti, zulmu, haksizligi, adeletsizligi, vicdansizligi, sevgisizligi, hosgorusuzlugu temsil ediyorsa; aydinlik da iyiligi, guzelligi, ilgiyi,dogruyu, dostlugu, merhameti, durustlugu, adaleti ve vicdani temsil eder. Unutmayalim ki, tabiati gunes aydinlatir, insani da bilgi. Bilgi, eger iyinin ve vicdanin hizmetinde ise, bilginin hakca paylasilmasi, adaletin hayata gecirilmesi mumkun olur. Aksi takdirde haksizlik, vicdansizlik, zulumler ortaya cikar.

Yirmibirinci yuzyilda, bilgi caginda yasiyorken; insanin inancina, diline, kulturune, bilincine, dusuncelerine, gorusune ket vurarak, baski uygulayarak, hakaret ederek bir yere varmaya calisan sirtlanlari anlamakta ve anlatmakta gucluk cekiyorum. Tertemiz bir suyu bulandirmak ne kadar kolaysa, bir insani dininden, inancindan, renginden, dilinden, tipinden, irkindan, dunya gorusunden dolayi hor gormek, asagilamak, iftira atmak da o kadar kolaydir. Zor olan; insani, insan oldugu icin sevebilmekte, onun bize benzemeyen yanlarini hos gorebilmektedir.Insan gibi sosyal bir varliga da zor olan yakisir.

Oyleyse
Onemli olan insana saygi duyabilmek, insanca yasamayi ve yasarken de paylasmayi ogrenebilmektir. Dunyada her insanin, her milletin yasam hakkina saygi duymayi, insanlari anlamayi ve en onemlisi de hosgoruyle bakmayi ogrenmek, onlarin hakkini da kendi hakkiymis gibi savunmak, insan olmanin geregidir. Insanlari diger canlilardan ayiran ozellikler de bunlar olsa gerek�Bu geregi yerine getirmek, son derece hassas ama bir o kadar da basittir. Ilk bakista zor gorunse de.

Ama ne yazik ki sirtlanlar, gun aydinligini sevmezler. Guzellikler onlarin meselesi degildir. Onlarin gulistani cirkinliklerdir. Nefrettir, kindir, dusmanliklardir. Onlarin hic kimseye merhameti, sevgisi, saygisi olamaz; hatta kendilerine bile. Yurekleri, beyinleri, kan, kin ve nefretle doludur. Erdemleri, namus anlayislari bacaklari arasindadir. Buna bagli olarak beyinleri ve yurekleri de namus anlayislari kadar kirlidir.

Bence bu dunyada ihtiyacini duydugumuz ve muhtac oldugumuz en onemli sey sevgi, dostluk ve hosgorudur. Kucucuk bir tebesum ve tatli dil, karsimizdakine verebilecegimiz en guzel hediyedir. Insanlar sevmeli, sartlar ne olursa olsun sevmesini bilmeli. Hayata hosgoru ile bakilinca, olaylar yumusuyor. Bunu hepimiz biliyoruz mutlaka, ama yine de hosgoruyu soylemeliyiz biribirimize, hatirlatmaliyiz. Cunku yasamin tadi ayrintilarda gizlidir, yasamak sevmektir, hissetmektir, anlamaktir.

� Bir kizilderili dede ile torunu evlerinin onunde oturmus, biraz otede bogusan biri siyah digeri beyaz iki kopegi seyrediyorlarmis. Torunu sormus:
� Neden iki tane kopek besliyorsun?
Dede yanitlamis:
� Onlar benim icin iki simgedir evlat. Iyilik ve kotulugun simgesi... Iyilik ve kotuluk de icimizde boyle surekli mucadele eder durur.�
Torun sorar:
� Peki, sence hangisi kazanir mucadeleyi?�
Bilge reis derin derin gulumser ve der ki:
� Hangisi mi evlat?...... Ben hangisini daha iyi beslersem o kazanir...�

Sevgi, insanlara bagisladigimiz bir duygu, bir armagan. Bu yuzden bazen tek tarafli da olabiliyor ve bu yuzden bunu hic tanimadigimiz insanlara da bahsedebiliyoruz.

Severek yasamak guzeldir, severek yasamanin guzelligini ve onemini farkedenler de guzeldir� Dunyada bir sey olabilmenin otesinde cok daha onemli bir sey var aslinda; o da insan olabilmek. Insan olabilmenin ilk kosulu ise; yureginde sevgi ve merhamet tasiyabilmektir. Yoksa kim oldugumuzun, nereden geldigimizin, hangi ulkenin pasaportunda adimizin yazili oldugunun ne onemi var! Bu dunyada, sadece insan degil miyiz? Bu dunyada bizim yasam hakkimiz kadar, baskalarinin da yasama hakki var. Insan dedigin odur ki; nerede ve kime yapilirsa yapilsin, birine yapilan zulmu, haksizligi, vicdansizligi, her zaman yureginde hissedebilsin, bunu kendisine yapilmis gibi gorebilsin..

Yeryuzunde ki butun insanlar insanlik bahcesinin cicekleri degil midir? Oyleyse hic bir devletin, irkin, insanin, inancin yada gucun bu cicekleri ezmesine, soldurmasina firsat verilmemeli, musamaha gosterilmemelidir. Butun halklarin, toplum yada bireylerin kutsal olan yasama hakki korunmalidir; Hatta kulturlerinin gelismesine katki sunulmalidir. Bu dunya hepimizin. Bu dunyada herkese, butun halklara ve kulturlere yetecek kadar yer var. Yeterki cehalet, siddet, baski ve inkar yerine, hosgoru sevgi saygi hakim olsun...

Oyleyse Turk - Kurt, Alman � Rus yada Musluman - Hiristiyan olmanin ne onemi var, soyler misiniz? Aslolan- hepimize bir hayatin bahsedilmis yada armagan edilmis olmasi degilmidir?

�Allah'in bile insanlar hakkindaki hukmunu, omurleri sona erdikten sonra verdigine inanirken...
Biz kim oluyoruz da insanlari birkac kez gormek, iki-uc yazi okumak, birkac dedikodu dinlemekle... Yargilama hakkina sahip olabiliyoruz!� diyor Dale Carnegie...

Herman Hesse de diyor ki:� Ben vatanseverim ama, once insanim. Her ikisinin bir arada yurumedigi yerde daima insana hak veririm.�

O halde, neden baskalarinin hep bizden farkli yanlarini goz onunde bulundurup da, neden biraz da bizimle ortak yanlarini bulup ortaya cikarmaya calismiyoruz? Sonradan yaratilan ve dayatilan dil, mezhep, irk, tarikat, kultur, bolgecilik, seyhlik, asiretcilik gibi kavramlar yuzunden cikan savaslara, katliamlara, haksizliklara karsi durmuyoruz? Insanligin ortak degerleri olan hosgoru, sevgi, saygi, baris, ozgurluk, bireysel hak, adalet gibi evrensel degerlere inanmakta, kim ne zarar gorebilir? Insani duygulardan yoksun ve insanliktan nasibini alamamis sirtlanlardan baska, kim bu ortak degerlere karsi cikabilir?

Yilginliklarin, yorgunluklarin damarlarimizda dolasiyor olmasi bizi biktirmamali, yildirmamali; bizi insani degerlerden uzaklastirmamali. Bedenimizde, sevgiye acik bir yuregimiz oldugunu unutturmamali. Cunku bize, herseyden once yuregimiz gerekli. Sevgiyi gormek, duvarini ormek ve sevgiyi cevremize sunmak icin, once yuregimiz gerekli bize. Bozgunlardan ve sevgiyi kirleten yozluklardan yilmamak icin, korkmamak icin bize sadece yuregimiz gerekli.

Dusuncelerimiz, yargilarimiz, onyargilarimiz; o yakici ve yikici yildirimlarin beynimize ulasmamasi icin ne kadar barajlar, dalgakiranlar, duvarlar insa etse de, ne kadar tarihsel, kulturel, ideolojik, gundelik paratonerimiz olsa da, bir yerden sonra, en azindan soyle kendi yuregimizle basbasa kaldigimizda , eminim bu gercegi anlariz.Bir kez olsun, biz de yurekten o sorulari sorarsak kendimize, mutlaka anlariz sevginin gucunu. Ya da en azindan sormak durumunda kaldigimizi varsayarsak, anlariz...