19 Nisan 2007 Perşembe

Bir askerden PKK adina tuyler urpertici itiraf..

33 erin sehit oldugu 12 yil onceki katliamdan sag kurtulan uc asker, yasadiklarini anlatti.
Yil 1993. Malatya’dan iki sivil midibuse biniyorlar. Hepsi sivil giysili. Uniforma ve postallari cantalarinda. Hicbirinde silah yok, kendilerine refakat eden tek bir askeri personel de. Saat 18.00. Bingol’e 10 kilometre var. Daglik, dar bir yol. Birden silah sesleri yankilaniyor. Ilk viraji gectiklerinde, 50 PKK’linin karsi yonden gelen Bingol Tur’a ait bir otobusu durdurup, cogunlugu terhis olmus ya da dagitima giden sivil erlerden olusan 50 yolcuyu esir aldigini goruyorlar. Sofore bagirirlar; ‘Geri don!’ Sofor orali olmaz. Zaten 4 saatlik yolda 3 mola vermis... Otobusun kapisini, ‘Orada ben yoktum’ diyen Semdin Sakik, o zamanki adiyla ‘Parmaksiz Zeki’ aciyor.

OSMAN PARTAL ANLATIYOR

Trabzonluyum. Iki midibusteki toplam 50 askerden biriydim. Van-Ozalp’taki birligime gidiyordum. Yol boyunca gereksiz molalar veren sofor bir ara lastik patladigini soyleyip durdu. Lastigin patlamadigini, krikoya dokunmadigini gordum. Aksin altina girdiginde birileriyle konusma yaptigini duydum. Galiba telsizle konusuyordu. Semdin Sakik, simdi Hurriyet’te yayimlanan aciklamalarinda ‘Eylem planlanirken buradan askerlerin gelecegini bilmiyorduk’ diyor. Yalan soyluyor. Cunku ilk otobusun en on koltugunda oturuyordum. Yolumuzu kestiklerinde soforun kapisini bizzat Sakik acti. Toprak rengi uniformasi vardi uzerinde, ayni renk kasketi ters takmisti. Omuzundaki tufegin namlusu yere bakiyordu. Sofore, diger otobusun nerede oldugunu sordu. ‘Arkada, geliyor’ cevabini aldi. Iki dakika sonra diger otobus dustu pusuya. Yani bizi bekliyorlardi.

DOGULU-BATILI DIYE AYIRDILAR

Geceyarisina kadar teroristlerle yuruduk. Mola verildiginde nicin kacirdiklarini, amaclarini sorduk. ‘TC ateskes ilan edince, iki gun icinde sizi serbest birakacagiz’ dediler. Saat 01.00 sulariydi. Sakik’in talimatiyla tek sira olduk. Semdin Sakik nereli oldugumuzu sorup, Dogulu-Batili diye bizi iki gruba ayirdi. Sakik, dogulu olmayan benim de icinde oldugum 34 kisinin egitim kampina goturulmesini soyledi. Dagda kosar adim yurumeye basladik. Bize eslik eden teroristler surekli degisiyordu. Toplam 300 kisiydiler. Bir koye gittik. Kapisini caldiklari evlerden baska teroristler cikip gruba katildi. Kimi terorist evlere gidip istirahat etti. Bir ahira soktular bizi oldurmek icin. Sonra vazgectiler. Tekrar yurumeye basladik. Sabahi goremeyecegimi dusunuyordum. Yildizlara son kez bakip annemi, babami, koyumu dusundum. Bir irmaktan gecerken su ictik. Dag yoluna ciktik. Davranislari sertlesti. Durdurdular. Saat 03.00 siralariydi. Yolun kenarina dizilmemizi istediler. Kolkola girip siklasmamizi istediler. Yanimdaki arkadasima ‘Devrem bizi vuracaklar’ dedim.

DEVREMI OLU GORUNCE BAYILDIM

Tir tir titriyordum. Kalasnikof, Bixi ve Kanvaslarin emniyetlerini actilar. Sonumuzun geldigini anladim, kelimeyi sahadet getirip kendimi yere attim. Taramaya basladilar. Dizime bir mermi isabet etti. Vurulanlar uzerime dusuyordu. Kafami koruyordum. Hepimizin oldugunden emin olmak icin yuzlerce mermi yagdirdilar. Gittiklerini, seslerin uzaklasmasindan anladim. Alti yedi arkadasim sagdi henuz. Digerleri paramparcaydi. Can cekisenler, hirildayanlar, aglayanlar, inleyenler... Su istiyorlardi. ‘Anne, anne’ diye bagiriyorlardi. Oldugumu zannediyordum. Kendimi cimdikledim, olmemisim. Devremi beyni parcalanmis gorunce bayilmisim.

Bizi yan yana dizip 1570 mermi siktilar

Ayilinca sehit arkadaslarimi sirt ustu cevirdim. Dokundugum her uzuv elimde kaliyordu. Beyin, ayak... Yardim aramak icin yukari dogru kosmaya calistim. Kan kaybediyordum. Asfalta ciktim, bir kamyonla yakindaki Elmali Karakolu’na gittim. Olanlari anlattigimda dinleyen jandarmalar aglamaya basladi. Helikopter, tanklar geldi. Sehitleri aldik. Olay yerinde 1570 mermi kovani bulundu. Yani silahsiz erlerin herbiri icin 50 mermi kullanmislardi...

Sofor biliyordu

ERKAN OMAY ANLATIYOR

Adanali hemserim Mehmet Tura’yla Manisa-Kirkagac’ta acemi egitimimi tamamladim. 24 Mayis sabahi, jandarma komando olarak Siirt’teki birligimize gitmek uzere Malatya’dan iki sivil midibuse bindirildik. 50 askerin hicbirinde silah yoktu. Bizi koruyan refakatci da. Bingol’e 10 kilometre kaldigini belirten tabelayi gectik, ilk donemecte silah sesleri duyduk. Saat 18.00’di. Karsi yonden gelen Bingol Tur otobusunu tarayan 50 kadar PKK’li, cogunlugu bizim gibi asker olan yolculari indirmisti. Sofore geri donmesi icin bagirdim. Duymazdan geldi. Zaten tuhaf sekilde, 4 saatte 3 mola vermisti. Bizi indiren PKK’lilar ‘Geleceginizi biliyor, sizi bekliyorduk’ dedi. O sirada feryat figan, yasli bir adam cikti karanliklardan. ‘Ogluma ne yaptiniz’ diyordu. Adini soyleyince oglunun otobuslerde olmadigi anlasildi. Cok yasli oldugu icin babaya dokunmadilar. Geldigi gibi gitti. O baba sayesinde kurtulduk. Hepimizin oldugu saniliyordu. Askere gidip sag kalanlar oldugunu soylemeseydi teroristler hepimizi oldurecekti.

YANLISLIKLA 9 SEHIT DAHA

Surekli yuruyorduk. Ertesi gun 12.00’de silah seslerinden askerlerin yaklastigini anladim. Asil harekat 16.00’da basladi. Sikorsky ve F-16’lar ucuyordu tepemizde. PKK’lilar kazma kurek cikarip siper kazdi, kayaliklara saklandi.

Bizi hedef olarak ortada biraktilar. Askerimiz, yanlislikla icimizdeki 9 eri sehit etti bu yuzden. Muthis bir yagmur vardi. Bizi kalkan olarak kullanan Semdin Sakik bir ara yanimiza geldi, sag kaldigimizi gorunce sasirdi. Teroristler geri cekiliyordu. 13 kisi kalmistik. Kursuna dizilenlerin arasindan kurtulan Osman Partal da aramizdaydi. Ellerimizi cozmeyi basardik. Kacmaya basladik. Karsilastigimiz birkac teroriste ‘Bizi serbest biraktilar’ dedik. Inandilar. Birbirimizden ayrilmis, askerlerin bulundugu yone kosuyorduk. Buldugum bir dala beyaz mendil bagladim, bir yandan bagiriyordum. Tukendigim anda korucular ve askerlerden olusan timle karsilastim. Mavi berelileri gorunce aglamaya basladim. Komutan ‘PKK’li var mi icinizde?’ diye sordu. Sonra sarilip hepimizi tek tek optu. Bingol Cezaevi’ndeki bir kogusa goturduler bizi. Elbiselerimizi degistirdik. Evlerimize telefon edebilecegimizi soylediler. Kafam durmustu yasadiklarimdan sonra. Evin telefon numarasi bir turlu aklima gelmedigi icin arayamadim.

ERKAN UMAY ANLATIYOR

10 kisilik yakin korumalari arasindaki, ‘hemsire’ diye hitap ettikleri kadin bizimle alay etti. Sakik, ‘Sorunumuz rutbelilerle, size bir sey yapmayacagiz’ dedi. Her birimize nereli oldugumuzu sordu. Aramizda Denizli ve Konya’dan olanlar cogunluktaydi. Hemserilerden olusan timler daha basarili olur, tehlikelidir diye bir kenara ayirdilar. Sehit olan 33 arkadasimizin cogunun bu iki ilden olmasinin nedeni bu. Bu arada bir er ‘Ben Kurt’um’ deyince PKK’li ‘Kurt-Turk fark etmez. Asker askerdir. Biz askere dusmaniz’ dedi. Tek sira olmamizi istediler. En basta ben vardim. Mehmet Tura 6’nciydi. Yan yana olalim diye gittim, 7’nci oldum. ‘Bastan 6 kisi gelsin’ dediler. Diger siralardan aldiklari 6’sar kisiyle bir grup olusturdular. ‘Kolkola girin’ deyip goturduler. Arkadaslarimiz kolkola olume gittiler.

SILAHLAR 10 DAKIKA HIC SUSMADI

Derken yer gok Kalasnikof cayirtisina boguldu. Kalasnikoflar 10 dakika boyunca hic susmadi. Mehmet’in bana son bakisini unutamiyorum. Sirada yer degistirmesem, onun onunde dursam beni gotureceklerdi, Mehmet olmeyecekti. Adana’da ticaret lisesinde sevdigi bir kiz vardi. Terhis olur olmaz evleneceklerdi.

Askerin uniformasini cikartip kendisi giydi

ERKAN OMAY ANLATIYOR

Sayilari 150’yi bulan PKK’lilarin silah tehditi altinda yurumeye basladik. Bir koyun alt tarafinda durduk. 15 yasindaki terorist ‘200 metreden sigarayi bile vururum’ diyerek boburleniyordu. Icimizde komando olup olmadigini sordu. Tisortumde ‘Kirkagac-Komando’ yaziyordu. Beyaz gomlegimi cikarmami istediler.Devrem Konyali Adnan Gebes’in verdigi parkayi giyip, bunu sakladim. Bu sirada teroristler el koyduklari cantalarimizda bulunan uniforma ve postallarimizi giydi. Turk askeri kiligina burunduler. Ellerimizi sicimle bagladilar. Mehmet Tura’yla kacmaya karar vermistik. Tuvalet bahanesiyle elimi cozdurdum. O sirada korkunc suratli bir terorist gelip Kalasnikofu agzima soktu. ‘Bir daha kacmayi aklindan gecirirsen beynini dagitirim’ dedi. Sabahin 02’sine kadar yuruduk. Elebasi Semdin Sakik, Turk askeri uniformasi giymis, elindeki telsizle emir yagdiriyordu.

Ustun basarili issiz

Erkan Omay, Diyarbakir Askeri Hastanesi’nde bir hafta psikolojik tedavi gordu. Hava degisiminden sonra havanci jandarma komando olarak Eruh’taki birligine katildi. Sevkiyatin yine korumasiz otobuslerle yapildigini gorunce tepki gosterdi, birligine ucakla gonderildi. Katildigi operasyonlarda cok sayida ustun basari belgesi aldi. Su anda issiz olan Omay, ‘En ufak bir sey olsun, askere gonullu giderim’ diyor

Alintidir..

0 yorum: