14 Nisan 2007 Cumartesi

San-al

SANAL....


Sifat grubundan �Gercekte yeri olmayip, zihinde tasarlanan, mevhum,farazi, tahmini� diye tanimlanmis Turk Dil Kurumu tarafindan yayinlanan Turkce sozlukte... matematiksel anlamiyla alakadar degilim bu gece...
Sanal dunyanin armagani..
Sanalin getirisi...
Sanalin goturusu, bile diyebilirim...
Dile pelesenk olmus bir kelime sanal...
Sanaldan edindigim arkadaslarim, sanaldan edindigim ileti grubum, sanaldan edindigim kiz/erkek gezme arkadaslarim, sanaldan edindigim sevgili kisacasi icinde kisa sureli iliskilerde harcadigimiz sanal dunyanin insanlariyla konusur ve yasar olmusuz, fark ettim... biraz gec kaldim, saniyorum. Aslini isterseniz, biliyorum her zaman ki gibi gec kalmisim...
Sanaldan girmisti yas�����... sanal olarak kalmaya mahkum olarak.... onu kendisi mi tasarlamisti, yok iken var olmasini mi saglamisti... neydi sanalin armagani iken iskencesine donusen, kendinden alip yalana surukleyen...



SAN
Aslinda biliyordum ki, bilinen ortakti...
Once SANiyordun...
San, diyordu sana... san... artik insanoglunun icinde kalan son erdemli varlikti karsina cikan. O senin en yuce duygularinin esiri olarak sekilleniyordu, camin arka tarafinda... arada ki cam, senin gercegi gormeni engelliyordu. Gozlerinin pusunda yasiyordun, icinde ki askin kavurganligini... o senin icin sanilarinin otesiydi...
O senin SAN� inindi...



AL
Ve ALiyordun...
En dogal hakkindi almak eylemi... maddiyatin ellerinde her seyi alabiliyorsan, SANini Almak cok daha kolaydi... bedensel kuvvete, maddi guce gereksinmen yoktu... eger ki oyunun kurallarinda kural isen, Almak basite indirgenmisti... alabilirdin, tuketmeye yonelik olarak... nede olsa almanin cazibesiydi mutlak guc...



Ilk adimiyla SAN, ikinci adimiyla AL bir bedende dilleniyordu...
SANAL olarak cikiyordu karsimiza...
Sanaldan gercege giden tuketim yolunda; gercek arkadasliga, dostluga ve sevgiye donusebilenleri bekliyordu
Zihin ve bedenin butunu insanoglu...



Sanal....



Mk..




0 yorum: